22 Temmuz günü sabah saatlerinden itibaren üretimi durduran, kendilerini fabrikaya kapatan ve mal çıkışına izin vermeyen ETF işçilerinden eski 3. temsilci olan ve sürecin öncülerinden Sanem yaşananların kendilerini ve ailelerini olumsuz etkilediğini ifade etti.
“Biz böcek değiliz, kendimizi ezdirmeyeceğiz!"
Sanem, son yıllarda yaşananları şöyle anlatıyor:
"Biz buraya çok emek verdik, çok fedakârlık yaptık. Dedi ki ekmek kapımız kapanmasın. İşverenimiz mağdur olmasın. Ama gördük ki boşuna yapmışız. Pandemi zamanı canımızı hiçe saydık çalıştık. Evdeki hastamızı bırakıp geldik, evdeki yaşlılarımızı covid yüzünden kaybettik."
Ayrıca patronlarının bir kadın olduğunu belirten Sanem, "Birçok platformda kadınlara destek olduğunu söyleyen patron, buradaki onlarca kadın çalışanını yıllardır eziyor. Böcek gibi gördüğünü söylüyor. Biz böcek değiliz, kendimizi ezdirmeyeceğiz." dedi. Sürecin başında bir söz verdiğini hatırlatan Sanem, gerekirse kapının önünde açlık grevi başlatacağını, arkadaşlarına verdiği sözü yerine getireceğini vurguladı.
“Haklarımızı alana kadar burada olacağız”
2. temsilci olan Muharrem ise yaşananları şöyle ifade ediyor:
"Bizim yüzümüzden zarar ettiğini söylüyor patron, bu doğru değil. Burası Nike gibi Adidas gibi büyük şirketlerle çalışıyordu. Kendileri kaçırdı bu şirketleri. Dışarıya verdiler işlerini. Bu şirketler dışarıya işlerinin verilmesini istemedi, bunlar yine vermeye devam ettiler. Kendi yönetim mağduriyetlerini bizim üzerimize yıkmaya çalışıyorlar." “Haklarımızı alana kadar burada olacağız” diyen Muharrem, kararlı olduklarını belirtti.
“Yıllarımızı, çocuklarımızın haklarını bırakmayacağız"
Neden siyah bant taktıklarını anlatan bir kadın işçi ise şunları ifade ediyor:
"Patron isterse fabrikasını kapatabilir. Ama hepimizin hak ettiğini verecek. Önce vereceğini söyledi, bir gün sonra vermeyeceğini. Bunu bize bir ay kala söyledi. Bir anda 60 kişi çıkarttı. Evine ekmeği sadece buradan aldığı parayla götüren, evine başka para girmeyen arkadaşlarımız var. Biz burada mücadele etmeye devam ediyoruz. Yıllarımızı, çocuklarımızın haklarını bırakmayacağız."
“Biz artık ayaklandık, işgali dahi göze aldık”
Görüşlerini aldığımız direnişçi ETF işçileri, uzun süredir sıkıntılar yaşadıklarını ifade edip başlattıkları üretimi durdurma ve kapanma eylemini 1 Temmuz itibari ile başlatmamakla geç kaldıklarını vurguladılar.
Yaşanan kayıplarını şu cümlelerle ifade ettiler:
“Haklarımızı tam verilmiyor. ETF yönetimi, tazminat hakkımızı bölüyor, %70 deyip %50’sini veriyor, taksite bölüyor. Bir de 2021’den kaybımız var. Bir de nasıl sonuçlanacağı bilinmeyen bir mahkeme sürecimiz var; artık 3 yılda mı biter, 5 yılda mı biter. Hep bizden zarar. Biz mahkemeye kalmak istemiyoruz artık, hakkımızı şimdi almak istiyoruz. Bize ihbar, kıdem, ikramiye hiçbir şey verilmiyor. 30 Temmuz’a kadar da çalışmamız isteniyor. İtiraz ettiğimizde bize deniyor ki yasal değil, oysa patronun yaptığı hiçbir şey yasal değil. Artık öyle bir haddeye geldi ki, bizi artık kimse durduramaz. Artık sendika da biziz, kanun da biziz.”
“Biz 2 yıldır ikramiye alamadık, geçen yılın bayram ikramiyesini de almadık. O ikramiyeler öyle oldu, bu seneninki de kaldı. Kalan haklarımız var, kimsenin hiçbir hakkını tam olarak vermeden buradan gitmeyi planlıyor patron. %70 diye hesaplandığı söylenen tazminatlarımız %50’nin bile altında düşüyor, şaka gibi. Buraya çocuk yaşta girenler, büyümüş, evlenmiş çocuk sahibi olmuşlar. Biz artık ayaklandık, işgali dahi göze aldık.”
Kızıl Bayrak / Gebze