Birleşik Taşımacılık Sendikası (BTS) İzmir şubesi sürgünler ve özelleştirmelere karşı başlattığı oturma eyleminin 59. haftasında Alsancak Gar önünde basın açıklaması yaparak oturma eylemlerini sonlandırdıklarını duyurdu. Basın açıklamasını BTS İzmir Şube sekreteri Muhdi Seyhan okudu.
Açıklamada şunlar ifade edildi:
“59 hafta önce “tüm sürgünler geri dönünceye kadar buradayız” şiarıyla başlamış olduğumuz oturma eylemlerimizin bu hafta sonuncusunu gerçekleştiriyoruz. Bizim eylemlilik sürecine girişimizin fitili 11 Mayıs 2020 tarihinde bir üyemizin süresiz olarak Malatya’ya sürülmesi ile başladı ve bu süreçte 13 arkadaşımız yurdun dört bir yanına sürüldü. Bizim bu zulme boyun eğmemiz ve arkadaşlarımızı yalnız bırakmamız düşünülemezdi. 15 Mayıs 2020 tarihinde her gün öğlen İZBAN girişinde eylemlere başladık ve bunun sonucu olarak tüm arkadaşlarımız geri döndü ancak hukuk tanımaz yöneticiler durmadı ve 17 Ağustos 2020 de mahkeme kararıyla görev yerine iade edilen üyemiz bu kez de Balıkesir Gökköy’e 2 aylığına sürüldü. Bu da yetmedi 05 Mayıs 2021’de 8 arkadaşımızı yine Yurdun dört bir yanına sürmesi üzerine 11 Ocak 2021 de her hafta Pazartesi yaptığımız oturma eylemlerimize başladık ve sonuçta Genel Merkez yöneticimiz Begüm ÖZYÖNÜM ve üyemiz Ersin KANDEMİR dışında tüm arkadaşlarımız geri döndü. Bu iki arkadaşımızın hukuki süreçleri sendikamızca takip edilmekte olup mücadelemizi başka alanlarda devam edeceğiz.”
Muhdi açıklamaya, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile başlayan bir savaş ortamına girmiş bulunuyoruz diyerek şöyle devam etti:
"Ortadoğu’yu ve birçok coğrafyayı kan gölüne çeviren, halklarını ölüme, yoksulluğa mahkûm eden “demokrasi havarileri” bugün bu savaşta kendi paylarını örtbas etmek, NATO’nun bir savaş makinesi olarak emperyalist yayılmacılıktaki yerini gizlemek için Ukrayna’nın içine itildiği savaştaki payını dile getirenleri işgal yanlısı, Putinci ilan ediyor. Bir kez daha altını çiziyoruz. Putin’in Çarlık Rusya’sına özlem duyan emperyalist emelleri de Ukrayna’yı işgali de kabul edilemez. İşgal derhal sonlandırılmalı, Rus ordusu derhal Ukrayna topraklarından çekilmelidir. Savaşı durdurmak için halen geç değil! Ulrayna'nın silahlandırılmasından vazgeçilmeli, çatışmalar durdurulmalı, Minsk protokolü uygulanmalıdır. Topyekûn güç azaltımı hedeflenmeli, askeri paktlar dağıtılmalı, başka ülkelerdeki askeri varlıklar sonlandırılmalı, Ukrayna’daki tüm yabancı güçler geri çekilmelidir.
AKP iktidarının insansız hava aracı satışlarıyla övündüğü, televizyon kanallarında Türkiye’den satılan SİHA’ların Rus uçaklarını düşürdüğü haberleri karşısında “satışlar artacak” diye el ovuşturduğu ortamda bu savaşa ateş taşıyacak her hamleden kaçınılmalı, kişisel çıkar peşinde silah satışı kesilmeli, ABD ve NATO’nun her tür talebi reddedilmelidir.
Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin ihlaline izin verilmemelidir.
Türkiye NATO’dan çıkmalı, ülkemizdeki tüm üsler kapatılmalıdır.”
Açıklamada son olarak “Bizler biliyoruz ki üretenlerin yönettiği bir dünya mümkün. Gelecek güzel günlere olan inancımızla emeği ile kazanan halkımızı selamlıyoruz” denildi. Açıklamanın ardından eylem bitirildi.
Kızıl Bayrak / İzmir