Ankara’da haftalardır çalışması yürütülen İşçi-Emekçi Buluşması bugün (17 Kasım) yapıldı. Saat 13.45’de Yüksel Caddesi’nde toplanıldı ve Sakarya Caddesi’ne yüründü.
Sakarya Caddesi’nde “Krizin ve savaşın faturasını reddediyoruz! İnsanca yaşamak istiyoruz!” pankartının açıldığı eylemde ortak açıklama okundu. Açıklamada AKP’nin IMF programına göre politika belirlediği belirtilerek şunlar ifade edildi:
“Bir ekonomik yıkım döneminin içinden geçiyoruz. Krizi fırsata çevirmeye çalışan sermaye düzeni AKP eliyle çalışma ve yaşam koşullarını Ortaçağ karanlığına götürmeye, kazanılmış haklarımızı gasp etmeye çalışıyor. Toplumu yoksulluk ve sefalet içine sürüklüyor. Uyguladıkları program adı konulmamış bir IMF programıdır. İnşa etmeye çalıştıkları servet sefalet kutuplaşmasını daha da derinleştirecek emek düşmanı bir rejimdir.”
Vergi sorununa değinilen açıklamanın devamında şunlar belirtildi:
“Emeği ile yaşam kavgası veren işçilerden, emekçilerden daha ücreti eline geçmeden vergisi kesilirken, vergi afları ve indirimleri ile trilyonlarca lirayı sermayedarlara hibe ediyorlar. Artan oranlı vergilerle, dolaylı vergilerle işçiler, emekçiler her geçen gün daha fazla yoksullaşırken eğitimi, sağlığı, ulaşımı patronların insafına terk ediyor, kamu hizmetlerine dair sorumluluklarının hiçbirini yerine getirmiyorlar.”
KESK’ten 30 Kasım çağrısı
Mücadele çağrısı ile bitirilen açıklamanın ardından işçi emekçi kürsüsü kuruldu. İlk konuşmayı KESK Eş Başkanı Ahmet Karagöz yaptı ve iktidarın işçi ve emekçilerin üzerindeki baskıları anlatarak herkesi mücadeleye çağırdı. Karagöz konuşmasının devamında şunları dedi:
“Biz bu birlikteliği çok anlamlı buluyor ve 30 Kasım’da yapacağımız geçinemiyoruz mitinginin bir başlangıcı olarak görüyoruz.”
Direnen işçiler selamlandı
Ardından işten atılan bir kadın büro çalışanı konuştu. Büro çalışanı işten atma saldırısına değinerek Lezita ve Polonez işçilerini selamladı ve şunları dedi:
“Kriz dönemlerinde ilk olarak işten çıkartılan pek çok kadın gibi ben de bu kriz döneminde tasarruf bahanesiyle işten atıldım. Bizim alın terimiz üzerinden servetlerini katlayanlar, bu sefer de krizi bahane ederek aynı işi daha az işçiye yaptırmanın yolunu biz kadın işçileri sorgusuz sualsiz işten çıkartarak bulmaya çalışıyor”
Eylemde grevde olan As Plastik işçilerinin mesajı da okunarak direniş selamlandı.
Sonrasında bir özel sektör öğretmeni konuşma yaptı. Öğretmenlerin yaşadığı sorunları anlatan öğretmen sınavları kazanamayan öğretmenlerin özel sektörün kucağına atıldığını belirtti.
Sendikal bürokrasiye karşı taban örgütlenmesi çağrısı
Sincan OSB’de işten atılan bir işçi konuşarak işten atılma konusunca üyesi olduğu Türk Metal’in patron ile işbirliğini teşhir etti. Sendikal bürokrasiyi eleştiren işçi işçilerin tabanda işyeri komitelerinde yerel işçi birliklerinde örgütlenmesi ve sandikaları gerçek bir mücadele örgütü haline getirmek gerektiğini belirtti.
Ostim’de çalışan bir işçi de işçilerin yaşam koşullarındaki gerilemeyi dile getirerek mücadele etmeye ve direnmeye çağrı yaptı.
Emekliler Meclisi’nin konuşması ile eylem sonlandırıldı.
Eylemde “İnsanca yaşamak istiyoruz”, “Verginin yükü patronlara”, “Direne direne kazanacağız”, “İşten atmalar yasaklansın”, “Kahrolsun sendika ağaları”, “Söz yetki karar işçilere”, “Kayyımlar gidecek, biz kalacağız”, “Kadına yönelik şiddete hayır” sloganları sık sık atıldı.
Kızıl Bayrak / Ankara