27 Mart Dünya Tiyatro Günü ve her yıl kaleme alınan ulusal bildirisini bu yıl Müjdat Gezen ve Metin Akpınar yazdı. Dünya Tiyatro Günü uluslararası bildirisini ise İngiliz tiyatro, sinema ve televizyon oyuncusu Helen Mirren yazdı.
Müjdat Gezen ve Metin Akpınar’ın kaleme aldığı 27 Mart Dünya Tiyatro Günü bildirisi şu şekilde:
“27 Mart Dünya Tiyatro Günü sanat emekçilerine, sanatseverlere kutlu olsun. Dionysos şenlikleriyle başlayıp gelişen tiyatro, asırlardır varlığını sürdürüyor. Merkezinde insan olan bu sanat, insan var olduğu sürece yaşayacak.
Edebiyatın en içten bölümlerinden biri olan Tiyatro Edebiyatı’nda, oyun yazarlarına çok gereksinim var. Onlarsız olmaz. Tıpkı seyirci olmadan tiyatro olmayacağı gibi…
Oyuncu – Seyirci – Oyun Yazarı.
Biz bize benzeyen insanlarla üç yüz elli bin yıldır yeryüzündeyiz. Ancak insanı insan yapan, Bilimdir, Sanattır, Tiyatrodur.
Ana malzemesi insan olan bu meslekte, iyi insandan iyi yazar, iyi yönetmen, iyi oyuncu çıkartmak daha kolaydır.
Biz değerler sıralamasında, genelde sanatı en üst sıraya koyarız. Özelde tiyatroyu, sanata en yakın düzeyde düşünüyoruz. Çağımızda; üreme içgüdüsü, beslenme içgüdüsü tatmin olduğunda mutlu olanlara başka popülasyonlara verilen adı veriyoruz. Ancak üreme, beslenme açlıklarından başka açlıklar duyanlara, onları üretip onları tükettiğinde mutlu olanlara insan diyoruz.
Bilgi iletişim çağı ne kadar gelişirse gelişsin, algoritmalar, yapay zekâlar nereye ulaşırsa ulaşsın, Tiyatro insanla yapılır, insanca yapılır, insanlar için yapılır…
Tiyatro insanlığın vazgeçilmezidir.
İnsansız tiyatro, tiyatrosuz insan olmaz.”
‘Ve güzelim tiyatro kültürü biz insanlar burada olduğumuz sürece yaşamaya devam edecek’
Uluslararası bildiri
27 Mart Dünya Tiyatro Günü uluslararası bildirisini bu yıl Helen Mirren kaleme aldı. Mirren'ın mesajını Eylül Deniz Doğanay Türkçeleştirdi.
Dünya Tiyatrolar Günü Uluslararası mesajı şöyle:
“Geride bıraktığımız dönem canlı performans dünyası için çok zor geçti; birçok sanatçı, teknisyen ve zanaatkâr zaten belirsizliklerle dolu bu meslekte hayatlarını güçlükle idame ettirebildiler.
Belki de sektörün içinde barındırdığı bu daimi belirsizlik, onları pandemi sürecini daha akılcı ve cesur bir biçimde atlatmaya hazırlamıştı.
Hayal güçlerini günün koşullarına uydurarak, tabii ki büyük ölçüde internet sayesinde, yenilikçi, keyifli ve dinamik etkileşim yolları buldular bile.
İnsanlar dünya üzerinde var oldukları günden beri birbirlerine hikâyeler anlattılar. Ve güzelim tiyatro kültürü biz insanlar burada olduğumuz sürece yaşamaya devam edecek.
Yazarların, tasarımcıların, dansçıların, ses sanatçılarının, oyuncuların, müzisyenlerin, yönetmenlerin yaratma güdüsü asla bastırılamayacak ve çok yakın bir gelecekte yeni bir enerjiyle, hepimizin paylaştığı bu dünyaya dair yeni bir anlayışla yine meyvelerini verecek.
Sabırsızlanıyorum!”
Dünya Tiyatrolar Günü, 1961 yılında Uluslararası Tiyatro Birliği (ITI) tarafından ilan edilmesinden beri her yıl 27 Mart'ta kutlanıyor.