Sinbo direnişinde 25 Kasım etkinliği

Sinbo direnişinin 306. gününde fabrika önünde 25 Kasım etkinliği gerçekleştirildi.

  • Haber
  • |
  • Kadın
  • |
  • 25 Kasım 2021
  • 16:19

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü etkinliği Sinbo fabrikası önünde gerçekleştirildi. Direnişin 306. gününde “Fabrikalarda çifte sömürüye, şiddete, tacize, mobbinge karşı örgütlenelim, mücadeleyi yükseltelim!” denilen etkinlik yoğun polis ablukası altında gerçekleştirildi.

“Tacize, mobbinge, sömürüye geçit yok”

İşçi Emekçi Kadın Komisyonları adına konuşma yapıldı. Konuşmada şunlar ifade edildi:

“Mirabel kardeşlerin katledilmelerinin yıl dönümü. Katledildikleri günden bugüne kadınlar her yerde mücadele bayrağını yükseltiyorlar. Bizler yaşamın her alanındayız, bulunduğumuz her yeri mücadele alanına çeviriyoruz. Burası Sinbo, fabrikasının önü. Dilbent Türker mücadele bayrağını dalga dalga yükseltti. Dilbent’in yürüttüğü mücadele sömürüye karşı aynı zamanda kadın işçilerin yaşadığı tacize mobbinge karşı yükselttiği mücadeledir. İşçi Emekçi Kadın Komisyonları olarak bir kez daha işyerinde, fabrikada, sokakta, evde, tacize, mobbinge, şiddete karşı mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz”

Ardından direniş çadırında gerçekleştirilen forumda ilk sözü alan direnişçi Dilbent Türker kadın işçilerin uğradığı şiddetten söz etti ve bunun karşısında mücadelenin değiştirici yönüne işaret etti.

Sonrasında söz alan bir başka emekçi, kadına yönelik şiddetin münferit olmadığını ifade etti. Şiddetin faillerinin devlet ve yargı tarafından aklandığına değinilen konuşmada ancak etkili eylemler ve mücadele ile buna engel olunabildiği belirtildi. Kadına yönelik şiddetin kaynağına karşı mücadelenin önemine vurgu yapıldı.

Dilbent Türker, İstanbul Sözleşmesi’nin iptalinin yok hükmünde olduğunu belirttikten sonra, KHK’lılar Platformu adına söz alınarak şunlar vurgulandı:

“Örgütlü mücadelenin gücünü anladım”

“16 yıllık sınıf öğretmenliğinden atıldım. İlk defa geldim böyle bir etkinliğe. Sizi gördüğüme, gözlerinizdeki ışığı gördüğüme çok sevindim. Emeğin sömürülmesi ve kadına yönelik şiddet çok büyük bir sorun. Kadını, çevreyi her şeyi oy devşirmek için kullanan birileri tarafından yönetiliyoruz.”

“2016 senesinde ihraç edildim. 2016 senesinden önce bana bir meydanda slogan atacaksın deseler asla inanmazdım. Örgütlü mücadelenin gücünü anladım” sözleri ile ihraçlar ve mücadele süreci anlatılan konuşmada KHK’lılar Platformu’ndan bahsedildi.

“Devlet şiddeti yaşadık”

Etkinlikte konuşan Yurdagül Şahin ise kadına yönelik şiddetin çeşitlerine değindi. “KHK’lılar olarak şiddetin farklı yönlerini yaşıyoruz” diyen Şahin, devletin mücadele eden kadına da erkeğe de şiddet uyguladığını ifade etti.

“Mücadele yaşatır, özgürleştirir”

Şahin konuşmasının devamında şunları vurguladı:

“Şiddetin kaynağı devletin sınıfsal konumudur. Kadın ve erkek ilişkisi iktidar ilişkisidir. Bunu yaratan toplumsal ilişkilere dokunmak gerekir. Kadın sorununa KHK’lı kadınlar olarak, emekçi çocukları olarak 20 yılınızı, zor şartlarda elde ettiğiniz çalışma hakkınızı kaybediyorsunuz.”

“Birleşik, kitlesel mücadele”

Etkinlikte konuşan DGB’li 25 Kasım’ın güncel boyutuna değinerek şunları ifade etti:

“Üniversitelerde de kadına yönelik şiddeti görüyoruz. Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi öğretim görevlisinin veteriner genç hekime tecavüz etmesinden görüyoruz. Kadın üniversiteleri ile iktidarının politikasında birleşik ve kitlesel mücadelenin önemi ortada.”

DGB adına yapılan konuşmada Dilbent Türker’in direnişi selamlandı.

“Kadın erkek birlikte sömürü düzenine karşı mücadeleye”

Metal İşçileri Birliği temsilcisi ise şunları ifade etti:

“Kadın erkek işçilerin birlikte mücadele etmesinin önemi ortada durmaktadır. Alba direnişinde gördük. Tacize karşı kadın erkek işçiler birlikte mücadele etti ve kadın sorunun gerisindeki sınıfsal boyutu da gösterdi.

Kadına yönelik şiddetin, kadın sorunun çözümü de, kadın erkek birlikte bu sömürü düzenine karşı mücadele etmesi ile olacaktır.”

“Örgütlü bir şekilde sokağa çağırıyoruz”

DEV TESTİL adına yapılan konuşmada "Geçinemiyoruz" eylemlerine vurgu yapılarak şunlar ifade edildi:

“Geçinemiyoruz demek yetmez. Üniversitelerde, liselerde, fabrikalarda, örgütlü mücadeleyi yükseltmek önemli bir yerde duruyor. Örgütlü bir şekilde sokaklara çağırıyoruz.”

Konuşmaların ardından Sinbo fabrikası çıkışında işçilere seslenildi. Halaylar çekilen etkinlik boyunca "Direne, direne kazanacağız!", "Yaşasın örgütlü mücadelemiz!", "Kadın erkek el ele örgütlü mücadeleye!" sloganları atıldı.

Sinbo’da Kod 29’a karşı başlatılan direnişin 306. gününde fabrika önünde gerçekleştirilen etkinliği aşağıdan izleyebilirsiniz:

Etkinliğin ardından Sinbo'da vardiya bitiminde fabrikadan çıkan işçilere seslenildi. Servislerle geçen işçiler, konuşmalar yapılarak sloganlar eşliğinde örgütlenmeye ve mücadeleyi yükseltmeye davet edildi.

Kızıl Bayrak / İstanbul