İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısı ile Mahsa Amini için Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde saat 19.00’da eylem yapıldı. Eylemde yapılan açıklamada şunlar vurgulandı:
“Bugün İran halkı kadınıyla, erkeğiyle Kürdü ile Farsı ile, çocuğuyla ve yaşlısıyla sokak sokak ‘Jin Jiyan Azadi’ ve ‘Diktatöre Ölüm’ diye haykırıyor. Direniş büyüdükçe rejimin halk üzerindeki şiddeti de bir o kadar büyüyor; ülkeden onlarca tutuklama ve ölüm haberi geliyor. Öğrenciler üniversitelere kapatılıp katlediliyor, katledilen yurttaşların cesetleri saklanıp kaçırılıyor. Bu vahşete ve bu zulme karşı bugün Kanada’ da, Güney Kore’ de Amerika’da, İtalya’ da ve onlarca ülkede sokaklardayız ve biliyoruz Mahsa’yı, Nika’yı katleden devlet ile Dilek Doğan’ ı katledenler arasında bir fark yok. Şerif Üniversitesinin öğrencilerini okula kapatıp ateş açanlar ile Boğaziçi Direnişinde öğrencilere canhıraş saldıran, Ali İsmail’ i öldüren polis arasında da bir fark yoktur. Veyahut her gün bizlere yoksulluğu övüp bizden çaldıkları ile saraylar inşa edenler ile İran rejimi arasında da bir fark yoktur. Her suça battıklarında "Aman dış güçler bizi ayırmaya çalışıyor."
Son olarak şu ifadelere yer verildi:
“Buradan bir kez daha sesleniyoruz Ortadoğu halklarının öfkesi, gerici faşist iktidarlara mezar olacak. Yaşasın Enternasyonal özgürlük mücadelemiz. Bize öfkemiz ve hayatımız dışında bir şey bırakmadınız onu da sizi göndermek için tüm kararlılığımızla kullanacağız diyen İran halkını aynı direnişle selamlıyoruz. Yanlarında olmaya mücadelelerini ve seslerini büyütmeye devam edeceğiz! Molla rejimi kaybedecek İran halkları kazanacak! Selam olsun İran da direnen kadınlara, işçilere öğrencilere! Selam olsun özgürlük meşalesini yakanlara!”
Ardından İzmir'de yaşayan iki İranlı kadın söz aldı. Konuşmalarında 1978’den beri İran’da Molla rejiminin kadınlara dönük baskılarını anlatarak neden Türkiye’de olduklarını ifade ettiler. Konuşmalarda “İran’da bugün kadınlar başta olmak üzere baskıya, gericiliğe karşı özgürlük için işçiler, emekçiler öğrenciler sokak da direniyor” dendi.
“Sizlerden isteğimiz bizim sesimizi duyun ve bize destek olun dayanışma içinde olun. Ben önce işçiyim sonra kadın yani insanım biz özgürlüğümüzü istiyoruz.”
Diğer bir İranlı kadın ise Molla rejimi tarafından yakınlarının katledildiğini kendisinin Türkiye’ye geldiği ancak İran’da hala yakınlarının olduğunu söyleyerek “dönmek istesek dönemiyoruz” dedi ve şunları ekledi:
“Çünkü kadın olmamız yaşam hakkımızın elimizden alınması demek, saçımız açık olamaz Mahsa katledilmesi ilk değil ancak Mahsa bir meşale oldu. İran’da baskı ve gericiliğe karşı özgürlük için halk sokakta ve bugüne kadar yüzden fazla insan öldürüldü binlerce insan gözaltına alındı tutuklandı ve işkence gördü. Birkaç gün öncesi küçük kız katledildi. Molla rejimi bu yaptıklarının hesabını verecek”
Son olarak İzmir Kadın Platformu adına konuşma yapıldı. Konuşmada şunlar söylendi:
“İran’da molla rejiminin baskı ve gericiliğine karşı kadınlar başta olmak üzere işçisi, emekçisi, öğrencisi günlerdir sokakta direniyor bizlerde İzmirli, Türkiyeli kadınlar olarak İranlı kadınların yanındayız mücadelemizi birleştiriyoruz diyerek Türkiye’de de siyasi iktidarın yaptığı baskı ve kadınlara dönük saldırı politikaları ile İran’ı aratmamaktadır”
Eylem sloganlar ile bitirildi.
Kızıl Bayrak / İzmir