Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu (İKK) üyeleri, Suriçi Kentsel Sit Alanı'nda yapılan restorasyon çalışmalarının kültürel mirası yok ettiğini vurgulayarak basın açıklaması yaptı.
"Hafızamız, tarihimizi yıkmaktan vazgeçin" yazılı pankartın açıldığı eylemde, İKK Sekreteri Doğan Hatun açıklama yaptı.
Sur’da tarihten eser kalmadığını belirten Hatun şunları ifade etti:
“Sur’da yaşayan aileler 6 yıldır mağdur durumda. Yapılan yapılardan hiçbiri Sur halkına teslim edilmedi. Diğer yasaklı mahaller Yenikapı Sokak’ta ticari amaçla yapılan yapılara kurban edildi”
Hatun konuşmasının devamında şunları söyledi:
“Netleşen tek bir şey var yapılan ticari yapıların hiçbiri Sur halkına teslim edilmeyecek. Arkadaki yapıların sözde restorasyonu yapılıyor ama bunların neye, kime göre ve nasıl yapıldığı bizlere söylenmemekte ve halktan da gizlenmektedir. Yaklaşık 6-7 firmaya ihale edilmiş ancak hangi firmanın kontrolünde tam anlamıyla belli değil.”
TMMOB Diyarbakır Şubesi Eşbaşkanı Ferit Kahraman ise bölgeye yönelik saldırılarda insanlar katledilirken kültürel mirasında zarar gördüğünü şöyle ifade etti::
“Suriçi Kentsel Sit Alanı dışında kalan UNESCO Dünya Miras Alanı olan Diyarbakır Surları ve Burçlar zarar görmüş, Keçi Burcu’nun üzerine prefabrik tuvalet yapılmış ve atık sular burcun çörtenlerinden aşağı akıtılmıştı. Fındık Burcu, Yenikapı ve Keçi Burcu üzerine beton dökülerek bayrak direkleri ankre edilmiş ve tarihi kapılar beton bloklar ile kapatılmıştı.”
Dünya Miras Alanı ve Kentsel Sit Alanı'nda çalışma yürüten idarelere, alanlarda inceleme izin başvuruları yaptıklarını ifade eden Kahraman, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin izin verdiğini belirten Kaqhraman kayyım saldırısından sonra Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’ndan çalışma yürüttüğü alanlarda inceleme yapma izni talep ettiklerini ancak bu taleplerine olumsuz cevap verildiğini dile getirdi.
Kahraman Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne şu soruları yöneltti:
“* Surlarda yürütülen restorasyon çalışmalarını inceleme izni ilgili kurum tarafından veriliyor iken Suriçi Kentsel Sit Alanında yapılan restorasyonları inceleme izni neden verilmemektedir?
* Surların restorasyon çalışmaları için her hafta yapılan haber ve paylaşımlar halkın takdirine sunuluyor iken Suriçindeki tescilli yapılarda süren 5 yıllık çalışma neden basın ve medyada paylaşılmamaktadır?
* Defalarca basın açıklaması yapmış olmamıza ve izin başvurusunda bulunmamıza rağmen yanlış ve aykırı uygulamalar yok ise yetkililer neden çıkıp bir açıklama yapma cesaretinde bulunmuyor?
* Yeni inşa edilen ucube yapılar gibi her şey olup bittikten, yapısal izler, özgün dokular yok edildikten, arkeolojik katmanlar tahrip edildikten sonra bunun hesabını kimler verecektir?
* Kültürel Mirasa sahip çıkılıyor ve korunuyorsa, süreçler neden şeffaf yürütülmemektedir?
* Hak sahipleri neden sürece dahil edilmemekte, çalışmalar neden katılımcı bir şekilde yürütülmemektedir?
* UNESCO Dünya Kültürel Miras Alanı olması sebebiyle, Reaktif İzleme Komitesi yakın zaman içerisinde alan ziyareti gerçekleştirecektir. Bize açmadığınız kapıları, onlara da kapatabilecek misiniz?
* Bu engellemeleriniz bu aykırılıkları teşhir etmenin önüne geçecek midir?
* Kültürel Mirası Etki Değerlendirmesi Raporu açıklandığında içinde yer alan aykırılıkları yaptığınız belgelenmiş olmayacak mı?”