Suruç Katliamı anmaları

Antalya, Samsun ve Boğaziçi'nde Suruç Katliamı'nda yaşamını yitirenler anıldı. Adana'da Suruç eyleminde gözaltına alınıp serbest bırakılanlar basın toplantısı düzenleyerek polis şiddetini teşhir etti.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 20 Temmuz 2021
  • 10:50

Suruç Katliamı’nın 6. yıl dönümünde yaşamını yitirenler pek çok yerde anıldı. Antalya, Samsun ve Boğaziçi Üniversitesi’nde yapılan eylemlerde devletin katliamdaki rolüne dikkat çekildi. Adana’da ise Suruç eyleminde gözaltına alınıp serbest bırakılanlar basın toplantısı gerçekleştirdi.

Antalya: “Bu kanın sorumlusu hükümettir”

Antalya’da Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri Attolos Heykeli önünde açıklama yaptı. Eylemde söz alan HDP Kadın Meclisi üyesi Selma Yavuz, katliamın üzerinden 6 yıl geçmesine rağmen yargılamanın ilerlemediğini vurguladı. Yavuz şunları ifade etti:

“Bu ülkede özgürlük ve eşitlik mücadelesinden, halklarımızın bir arada yaşama iradesinden korkanlar; iktidarlarının her sallandığında yeni bir katliamla bu ülkede direnenlere, ezilenlere, mücadele edenlere, yeni bir yaşamın mümkün olduğunu anlatanlara saldırmaktan, katletmekten geri durmadı. Suruç katliamı ve 33 düş yolcusunun katledilmesi de bunlardan biridir. Bu katliam, bundan öncekiler gibi devletin bilgisi dahilinde işlenmiştir ve katiller aynı devlet aklı ile korunmaktadır. Bu yüzden Suruç katliamının 6. Yılında Suruç için adalet herkes için adalet diyoruz.”

HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül de Suruç katliamının gençliğe, sosyalistlere ve insanlığa karşı işlenmiş bir suç olduğunu ifade ederek şunları vurguladı:

Bu suçun faili Suruç Kaymakamı ve yargıda olup da yargısal faaliyetleri yapmayanlardır. Bugün iktidarda olan ve aslında fiilen demokratik, insani ve ahlaki olarak 7 Haziran’da iktidarı biten AKP, Suruç katliamını, Gar Katliamını yapılıp Türkiye kan deryasına çevirdi. Türkiye’de meydanlar kanlıdır dedik. Bu kanın sorumlusu hükümettir.”

Samsun: “Sesimizi adalet bekleyenlerin çığlığı ile birleştiriyoruz”

Samsun Emek ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısı ile Süleymaniye Geçidi’nde eylem gerçekleştirildi. Yapılan anmada İrem Gülçiçek konuştu. Gülçiçek katliamın IŞİD çeteleri eliyle gerçekleştirildiğini hatırlatarak başladığı konuşmasına dava sürecine değinerek devam etti.

Katliamdan sonra açılan davada, elle tutulur bir gelişme olmadığını kaydeden Gülçiçek, Antep Bölge İdare Mahkemesi'nin verdiği Suruç'ta katledilenlerin yüzde 50 suçlu olduğu kararına tepki gösterdi, “Bu durum katliamı meşrulaştırmaktan başka bir anlam taşımamaktadır” diye konuştu.

Katliamın 6. yılında adalet mücadelesini sürdürdüklerini söyleyen Gülçiçek şunları ifade etti:

"Şimdi bizler her yıl olduğu gibi onların düşlerini, umutlarını, iradelerini kuşandık ve adalet mücadelesinin ışığı haline getirdik. Bu hukuksuzluk içerisinde adalet arayışımızı sokakta dayanışmayla sürdüreceğiz. 'Suruç için adalet herkes için adalet' diyerek adalet çığlımızı 10 Ekim Ankara, Sultanahmet, Amed, havaalanı katliamı, Roboski, Cumartesi Aileleri, Şenyaşar ailesi, Rabia Naz, Deniz Poyrazı ve daha nice adalet bekleyenlerin çığlığı ile birleştiriyoruz.”

Boğaziçi Üniversitesi’nde anma 

Boğaziçi Dayanışması’nın çağrısıyla Güney Kampüs’te bir araya gelenler yerlere serdikleri Suruç Şehitleri’nin fotoğraflarının arkasında durarak video paylaştı. Öğrenciler sosyal medyada yaptıkları paylaşımda şunları ifade etti:

Suruç Katliamı’nın 6. yılında, Gezi’den Kobane’ye köprü kuran 33 düş yolcusunu anmak için Güney Kampüs’te buluştuk. Cüretimizi onlardan, irademizi 6 yıldır dinmeyen adalet arayışından alıyoruz. Anıları mücadelemizde yaşıyor. Suruç için adalet, herkes için adalet!

 

Adana’da basın toplantısı

Adana’da, Adana Gençlik’in çağrısı ile yapılan eylemde polis saldırısı sonucu gözaltına alınanıp serbest bırakılanlar basın toplantısı düzenledi. Eylemde yaşanan polis saldırısının teşhir edildiği açıklamada şunlar ifade edildi:

“Teşhir ediyoruz! Adana Emniyeti sokak ortasında arkadaşlarımıza saldırarak, darp ederek, ağır küfürler ederek, sözlü ve fiziksel tacize maruz bırakarak, arkadaşlarımızın kıyafetlerini yırtarak suç işlemiştir. 17 arkadaşımızı tek gözaltı aracında havasız kapalı alanda bırakarak saatlerde alıkoyup darp etmişlerdir. Bu saldırı adalet mücadelesine gençliğin iradesine yönelik bir saldırıdır. Gençlik ne gözaltılarla ne tutuklamalarla ne de baskılarla yılmadı yılmayacak. Faşizmin her türlü aygıtıyla bizleri sokaklardan çekme çabasına hiçbir zaman baş eğmedik.”