Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İstanbul, Aksaray Şubesi Hemşireler Haftası vesilesiyle basın toplantısı düzenledi. Yapılan açıklamada şunlar ifade edilidi:
“Sağlıkta Dönüşüm Programı’yla sağlığın piyasalaştırıldığı, sağlık çalışanlarının iş güvencesinden yoksun, esnek ve kuralsız çalışmaya zorlandığı ve sosyal devlet anlayışının çok ötesinde bir sağlık hizmeti sunumuyla karşı karşıyayız.”
Sağlığı piyasalaştıran politikanın hemşireler için ne anlama geldiği açıklamada şu ifadelerle anlatıldı:
“Hemşirelik mesleğinin sorunlarının başında ve en önemlisi de iş tanımı dışında ihtiyaç görüldüğü her alanda çalıştırılmasının yanı sıra yetersiz istihdama bağlı ağır iş yüküdür. Sağlık hizmeti sunumdaki artışın son 10 yıla oranla 3 kat artmasına rağmen hemşire sayısının ihtiyaca yanıt verecek düzeyde olmamasının yükü yine fazla çalışma ile hemşirelere yıkılmaktadır. OECD ülkelerinde hemşire başına düşen nüfus ortalama 102 kişi iken Türkiye’de bu sayı 431.2 kişidir. Bugün yaklaşık 400 bin hemşire istihdamına ihtiyaç varken, 2020 verilerine göre özel hastaneler dahil aktif çalışan 198.465 hemşire ile sağlık hizmeti verilmeye çalışılmaktadır.
Bu durum batı ülkelerinin içerisinde yer aldığı hemşire istihdamı göstergelerinde ülkemizin ne yazık ki en alt sıralarda yer almasına da neden olmaktadır. Malpraktis riskini de arttıran, kölece çalışma koşullarının ortadan kaldırılması için hemşire eksikliği bir an önce kadrolu ve güvenceli istihdamla tamamlanmalıdır.
Pandemi ile mücadelede en ön safta olmamıza rağmen birçok sorunla karşı karşıya kaldık. Pandeminin merkezi Çin’de bir hemşire ortalama 6 saat çalışırken Türkiye’de çalışma saatleri ortalama 9 saat olmuştur. Standartların çok üstünde hemşire hasta oranı gibi yoğun ve olumsuz çalışma koşullarının yanı sıra, açlık sınırının biraz üstünde maaş, (Özel hastanelerde asgari ücret düzeyinde) adaletsiz ödenen ve sağlık hizmetlerini ticarileştiren ek ödeme sistemi, aynı işi yapan hemşire ve ebelerin farklı istihdam biçimleri, verilmeyen 3600 ek gösterge ve geriye dönük uygulanmayan beş yıla bir yıl fiili hizmet (Yıpranma Hakkı) gibi taleplerimiz karşılanmadı.”
Ebe ve hemşirelerin yaşadığı sorunlar anlatıldıktan sonra sorunların çözümü için talepler şöyle sıralandı:
“1. Ebe ve hemşire eksiğinin kadrolu istihdam ile giderilmesini,
2. 4B, 4C, 4D, taşeron, vekil, sözleşmeli, ücretli olarak çalışan ebe ve hemşirelerin 4/A kadrosuna geçirilmesini,
3. İş yerlerimizde Pandemi sürecinde daha fazla artan baskı, Mobbing ve şiddetin ortadan kaldırılmasını,
4. Covid 19’un illiyet bağı aranmadan iş kazası ve meslek hastalığı olarak kabul edilmesini,
5. Ebelik ve hemşirelik yasasının yeniden düzenlenmesini, meslek tanımlamalarımızın net olarak belirlenmesini,
6. Esnek ve kuralsız çalışmaya karşı; iş güvencesi, can güvencesi, ücret güvencesi, güvenceli çalışma koşulları,
7. Her iş yerinde 7 gün 24 saat açık, ücretsiz ve anadilinde kreş hizmeti,
8. KHK ile ihraç edilen, güvenlik soruşturması bahanesi ile bekletilen ve ataması yapılmayan ebe hemşirelerin acilen göreve başlatılmasını,
9. Sağlığımızı korumak için uygun sayıda ve nitelikte, kadın emekçiler için de kadın dostu kişisel koruyucu ekipman,
10. Hemşirelik eğitiminin iyileştirilmesine yönelik yatırımlar yapılması ve hemşirelerin karar alma süreçlerine etkin katılımının sağlanmasını istiyoruz.”