Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Roboski köyünün çevresinde gerçekleştirilen bombardıman sonucu, 19’u çocuk 34 kişinin katledilmesinin üzerinden 9 yıl geçti. 9 yıl önce Türk Silah Kuvvetleri’ne (TSK) ait uçaklardan atılan bombalarla, yanlarındaki katırlarla birlikte sınırdan geçen köylüler katledilmişti. Yaşanan katliam Genelkurmay Başkanlığı’nın resmî sitesinde yayınlanana dek haberlerde yer almamıştı.
Roboski’de katliam yaşanırken bölgeye herhangi bir yardım gitmedi. Köylüler yakınlarının parçalanmış bedenlerini battaniyelere sararak topladılar. Onlarca cenaze katırlarla kilometrelerce taşındı. Katliamın boyutları, bombardımanı yaşayanların anlatımları ile daha fazla gün yüzüne çıktı. Mazlum Der ve İHD’nin hazırladığı raporda katliamdan sağ kurtulan Hacı Encü verdiği bir röportajda katliamdan şöyle bahsediyordu:
“Bu işi (sınır ticareti) babalarımız da dedelerimiz de yapıyordu. Biz de yaptık. Burada fabrika falan yok. Biz bu iş ile geçiniyoruz. Bu köyde bu sınırlarda herkes bu işi yapıyor. Olayın olduğu gün akşam 2-3 köyden 7-8’er kişilik olmak üzere toplam 40’a yakın kişi katırlarımızı alıp sınırı 2 km kadar geçtik. Orada Iraklılardan mazot, şeker ve gıda aldık. Haftanin ve Sinat’a da gitmedik. Geri dönerken askerler yolumuzu kestiler. Her zaman keserdiler. Ancak geçmemize izin verirlerdi. Bu kez izin vermediler. Bizi sınırda beklettiler. En son da üzerimize bomba yağdırdılar. Yaşları 10 ile 20 arasında değişen ve içlerinde öğrencilerin de olduğu 37 kişi 50, 60 veya 100 TL için bu işi yaparken vuruldular.”
Yıllardır sınırda ticaret yaparak geçimini sağladıkları bilinmesine rağmen katliamda öldürülenlerin ‘terörist’ oldukları iddia edildi. Ardından yapılan açıklamalarda ise “hata olmuş” denildi.
Katliam yargıya taşındı ve TBMM’de kurulan komisyon, “Kasıt yok. Sivil idare ile askeri yetkililer arasında koordinasyonsuzluk var” kanaatine vardı. Askeri mahkemeye devredilen dava takipsizlik kararı ile kapatıldı. Ailelerin AİHM’e yaptığı başvuru ise “2 gün gecikti” gerekçesiyle reddedildi. Katliamda yakınlarını kaybeden ailelerin kurdukları Roboskî İçin Adalet Yeryüzü İçin Barış Derneği (ROBOSKİ-DER) KHK ile kapatıldı. Davanın avukatlarından Tahir Elçi katledilirken, Roboski’de 11 yakınını kaybeden Ferhat Encü tutuklandı, milletvekilliği düşürüldü.
Saldırılar devam ediyor
Roboski’de yaşanan katliamın birinci derecede sorumlusu devlettir. Dümeninde AKP-MHP iktidarının oturduğu devlet, Kürt halkına dönük saldırılarına devam etmektedir. Her fırsatta baskı, terör ve zorbalı tırmandıran Türk sermaye devleti katliamın ilk gününden bu yana inkâr ve imha politikalarını sürdürmektedir.
Halk sağlığının düşünülmesi gereken pandemi sürecinde bile Kürt halkına dönük saldırılar durulmadı. Köylüler işkenceye uğrayıp, helikopterden atılarak öldürüldü. Bu cinayeti ortaya çıkaran ve haberini yapan Kürt gazeteciler tutuklandı. Bunların yanı sıra, HDP’li belediyelere yönelik kayyım saldırıları, kayyımların hayata geçirdiği ayrımcı düzenlemeler, HDP’lilere ve Kürt halkına yönelik gözaltı-tutuklama terörü başta olmak üzere, işkence ve hapishanelerdeki saldırılar kesintisiz devam ediyor.
Kurulduğu ilk andan itibaren konumunu katliamlarla sağlamlaştırmaya çalışan Türk sermaye devletinin ne ilk ne de son katliamı Roboski. Emperyalist-kapitalist düzenin ürünü olan kirli savaşların ve katliamların sona erdirilmesi ancak bu düzeni hedefleyen mücadelelerle, bu mücadeleler içinde halkların kardeşleşmesi ile mümkün olacaktır.
K. Düşgör