Rant için doğa ve tarih tahribatı

AKP-MHP iktidarının rant ve talan uygulamaları sonucu Malatya’da kayısı ağaçları kururken, İzmir’de arkeolojik alanlar tahrip ediliyor.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 19 Temmuz 2021
  • 21:07

Ranta doymayan AKP-MHP iktidarı, sermayenin çıkarları uğruna talan projelerini her fırsatta hayata geçiriyor. Usulsüzce kurulan maden ocakları canlı yaşamını tehdit ederken, köylülerin ve yöre halkının mücadelesi yer yer kazanımlar getiriyor. Ama topyekûn fiili-meşru mücadele örülemediği koşulda daha örgütlü sermaye iktidarı talan projelerinden vazgeçmiyor.

Malatya’nın Doğanşehir ilçesi Dedeyazı Mahallesi’nde 20 yıl önce kurulan Demir Ocağı ve Kırma Eleme Zenginleştirme Tesisi yıllardır bölgeye zarar veriyor. Dedeyazılılar madenden çıkarılan enkazın mezralara taşınması sırasında evlerin zarar gördüğünü, madenden çıkan tozun kayısı ağaçlarını kuruttuğunu ifade ediyor. 2001’den 2008’e kadar gayri resmi işletilen maden ocağı için 2008 yılında alınan ÇED raporunda, ocağın mahalleye mesafesi 750 metre olduğu belirtilse de Ocak 100 metreden daha yakın bir mesafede bulunuyor. Yine raporda madenin çıktığı alandaki içme ve sulama suyu yok sayıldı. Bu eksiklerin tamamlandığını belirten ikinci ÇED raporu ise 2009 yılında alındı. Devam eden çalışmalar 2015 yılında durdurulsa da, bugünkü şirket 2017 yılında ocağı devralıp işletmeye devam etti. 

Öte yandan İzmir’in Urla ilçesinde 70,41 hektarlık alanda yapılacak taş-kalker ocağı, doğal ve yöresel ürünleriyle ünlü Gülbahçe’yi tehdit ediyor. Buraya yakınlığının yanı sıra proje alanı, Arkeolojik Sit Alanı ve Orman Alanı katmanlarında kalıyor. 1. derece Arkeolojik Sit Alanı’nda yapılacak taş ocağındaki patlamaların arkeolojik eserlere zarar vermeyeceği, taş ocağından çıkan tozun da “tolere edilebilir” olduğu iddia edilerek ocağın yapımına izin verildi. Ancak taş ocaklarından çıkan tozun yerleşim alanlarına, içme sularına, bitkilere, tarıma ve canlı yaşamına verdiği zarar ortada. 2016 yılında da aynı alana kurulmak istenen taş ocağına karşı yapılan eylemler sonrası proje geri çekilmişti. Bölgenin doğal ve tarihi yapısında hiçbir değişiklik olmadığı halde 5 yıl sonra “izinler” düzenlenerek projeye yeniden onay verilmesi AKP-MHP iktidarının rant ve talan ısrarından vazgeçmediğinin yeni bir örneği oldu.

Kaynak: Evrensel