Müsilaj Bilim Kurulu Üyesi Prof. Bülent Keskinler kritik bir uyarıda bulundu. Keskinler, “Marmara’da kirlilik kapasitesi tespit edilmedi, bu nedenle denizin tamamı arıtılamaz. Politika değişikliği olmadan müsilajın her yıl yeniden oluşmasını engellenemez” dedi.

Hüseyin Şimşek’in BirGün’de yer alan haberine göre Denizlerdeki müsilaj sorununun nedenlerinin araştırılarak gerekli önlemlerin alınması amacıyla kurulan Meclis Araştırması Komisyonu’nun son toplantısında Müsilaj Bilim Kurulu Üyesi, Prof. Dr. Bülent Keskinler bir konuşma yaptı.

Kirliliğin üç nedenini hatırlatan Prof. Keskinler, şu bilgileri verdi:

“Marmara’da müsilajın oluşmasında üç neden var: Durağan deniz, deniz kirliliği ve sıcaklık artışı var. Burada 2,5 derecelik sıcaklık artışının bir nedeni de kirlilik. Arıtma tesislerinden atık sular boşaltılıyor. Bugün altı milyon metreküp atık su yayılı kaynaklara boşaltılıyor.” “Marmara’yı atık atılacak bir yer olarak görmememiz gerekiyor” diyen Prof. Dr. Keskinler, şu uyarıları yaptı: Para vererek arıttığımız suları lütfen denizlerimize döküp bu problemlerle karşılaşmayalım. Marmara Denizi’nin kaldırabileceği maksimum kirlilik yükü tespit edilmemiş şimdiye kadar. Yani benim denizime günde kaç ton azot atabilirim? Ne kadar atarsam kendisini yenileyebilir, ona zararlı olmaz, gibi bir bilgiye sahip değiliz. Dolasıyla, ilk yapacağımız iş Marmara’nın kaldırılabileceği maksimum kirlilik yükünü belirlemek. Bu yükün belirlenmemesi arıtma çalışmalarına da engel. Marmara Denizi'ni atıklarımızı atacak bir yer olarak görmekten uzaklaşmadığımız sürece bu sorunu çözemeyeceğiz ve bu müsilaj problemi her yıl veya tekrarlanan aralıklarla karşımıza çıkacak gibi gözüküyor. Bu durumun arıtma çalışmalarına da engel olacak Onun için bir stratejik politika değişikliğine ihtiyaç var.”