Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre intihar vakalarında sürekli artış gösteren bir eğilime sahip olan ve 2019 yılında 54 vaka ile ortalamanın üzerinde olan Kayseri’de, son iki ayda 10’un üzerinde intihar vakası ve girişimi yaşandı. Yaşanan intihar vakalarının en yoğun olduğu yaş dilimi ise 25-29 olarak göze çarpıyor.
Gazete Duvar’dan Çağdaş Caner Koçak’ın haberine göre, Kayseri’de yaşanan intihar vakaları ile ilgili açıklamalarda bulunan Erciyes Üniversitesi Psikolojik Danışma ve Rehberlik Merkezi (ERREM) Müdürü Öğr. Gör. Mustafa Atak, yaşanan vakaların maddi ve manevi olarak iki farklı boyutta incelenmesi gerektiğini belirtti: ‘‘İntihar vakalarının birçoğunda hastalık, ekonomik imkânsızlık, ailevi geçimsizlik, tacize maruz kalma, alkol ve madde bağımlılığı, sanal bağımlılık gibi maddi kökenli görünür sebepler yer almaktadır. Manevi kökenli nedenler hem görünür hem de görünür olmayan sebeplerdir. Bunlar da psikolojik rahatsızlıklar, inanç eksikliği ve aidiyeti kaybederek kendini yalnız hissetmedir.’’
Pandemi süreci savaş dönemlerini aratmıyor
Son zamanlardaki intihar vakalarında yaşanan artışa değinen Atak; “Savaş dönemlerini aratmayacak düzeyde sosyal etkileri bulunan pandemi süreci, intihar vakalarının hızlı bir biçimde artmasında en önemli etkendir. İnsanlar eve hapsolarak sosyal iletişim ihtiyacını giderememekte, yaşadığı sorunları çevresiyle paylaşamamaktadır. Süreçte kişinin yaşadığı rahatsızlık, yakınlarının vefatı, medyada ve sosyal medyada sürekli ölüm haberlerinin yer alması insanlarda büyük moral bozukluğuna yol açmaktadır. Özellikle psikolojik kökenli rahatsızlıklarda kişinin sürekli kendi ile baş başa kalması ve kendini dinlemesi rahatsızlığın etkisini yoğunlaştırmakta ve seyrini değiştirmektedir. Pandemi sürecinde kendisiyle ve sanal dünya ile iletişim kuran kişi sonuçta kendisine odaklanarak sorunlarına daha da abartmakta ve intihar gibi yollara başvurmaktadır” diye konuştu.
Psikolojik tedavi ücretsiz sağlanmalı
Yaşanan intihar vakalarına ilişkin çözüm önerilerini paylaşan Atak: “Psikolojik sorun yaşayanlar farklı görülüp dışlanmamalı ve etiketlenmemelidir. İntihar ile ilgili düşüncesi ve meyilli olduğu fark edilen kişiler özellikle çevresi tarafından gerekli yerlere yönlendirilmelidir. Psikolojik anlamda sorun yaşayan bireyler gereken desteği alabilmelidir. Bu konuda psikoterapik yardım sadece astronomik ücretlerle özel merkezlerde değil kamu kurumlarında da ücretsiz olarak yapılmalıdır. Pandemi sürecini aşırı dramatize edici ve insanları birbirinden uzaklaştırıcı söylemlerden kaçınılmalıdır” dedi.