Okullarda tarikat propagandası

AKP iktidarı eğitimi dinci gerici tarikatların insafına bırakıyor. İmam hatiplerin arttırılması, eğitim müfredatında yapılan değişiklikler, gerici vakıflarla imzalanan protokoller ile eğitim sistemi gericileştiriliyor.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 07 Şubat 2020
  • 15:39

AKP iktidarı eğitimi dinci gerici tarikatların insafına bırakıyor. İmam hatiplerin arttırılması, eğitim müfredatında yapılan değişiklikler, gerici vakıflarla imzalanan protokoller ile eğitim sistemi gericileştiriliyor.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın tarikatlar ile yaptığı anlaşmalar doğrultusunda tarikatlar okullarda etkinlik yapabiliyor. Cumhuriyet’te yer alan habere göre Nakşibendi tarikatına bağlı İskenderpaşa cemaati okullarda “Ufka Yolculuk” yarışması düzenliyor. Bu yarışma için gösterdiği “Edep Mektebi” isimli kaynak kitabı, tarikatın kabul ettiği kuralları anlatıyor ve tarikatların propagandasını yapıyor.

 ‘Kadınların haram boyunları’

Kitapta “giyinme ve ibadet adabı” başlığı altında da tesettürün emir olduğu belirtilerek, “Kadınların mahremleri dışındaki insanların yanına çıkarken veya dışarı çıkarken vücut hatlarını belli etmeyen, yani dar olmayan, edep yerlerini kapatan ve iç göstermeyen kıyafetler giymesi Allah’ın emridir. Yine kadınların başörtülerini omuzlarına kadar indirip haram olan boyunlarını ve gerdanlarını başörtüleriyle örtmeleri tesettürün gereğidir” deniliyor. Elbiselerin dar ve şeffaf olmaması gerektiği belirtilen kitapta “Elbise helal olmalıdır” şartı da dikkat çekiyor. Bir başka bölümde ise çocukların spor yaparken de tesettür kurallarına uymaları isteniyor. 

Haftada bir oruç

Kitapta ayrıca, sağlık ve temizlik için günde 5 vakit abdest alınmasının yeterliliği ile sağlıklı kalmak için “Oruç sadece Ramazan ayında farz. Biz de haftada bir gün oruç tutarsak hem güzel bir sünnet yerine getirmiş hem de sağlıklı oluruz” deniliyor. 

‘Yatakta nasıl uyuyorsunuz’

Çocukların yatak odalarına kadar uzanmaktan çekinmeyen kitapta şu gerici söylemler yer alıyor: “Siz yatakta nasıl uyuyorsunuz? Yan mı, sırt üstü mü, yoksa yüzükoyun mu yatıyorsunuz? Sakın yüzükoyun yatmayın. Neden mi? İsterseniz nedenini okuyacağınız hadisten öğrenelim. Peygamber efendimiz yüzükoyun yatan birine ‘Kalk, bu yatış Cehennem ehlinin yatışıdır’ buyurmuştur”. Ayrıca gündüz “kaylule uykusu uyumak sünnettir” ifadeleri ile sağ yana yatılması “öğüdünün” yer aldığı kitapta, “güneşin doğuşuyla kerahet vakti bitinceye kadar uyumak hoş görüşmemiştir. İkindi namazından sonra akşam ezanı okunana kadar geçen sürede uyumak da hoş görülmez” deniliyor. 

Sol eldeki şeytan

Kitapta, yemeklerin ve içeceklerin sağ elle tüketilmesi istenerek çocuklara şu türden gerici-dinsel yönlendirmeler yapılıyor: “Çünkü şeytan sol eliyle yer ve sol eliyle içer. Pek çok solak kişi gösterdiği gayret sonucunda yemeği sağ elle yemeyi başarmıştır. İşlerinin genelini sol elleriyle yapsalar bile yemeklerini sağ elleriyle yiyebilen insanlar vardır. Tabağın ortasından yemek doğru değildir. Bazı afacan çocuklar sofradaki salataların ortasından yerler. Halbuki yemeklerde herkesin önünden yemesi gerekmektedir. Buna tabağı sünnetlemek deniyor. Yemeği yediğimizde tabakta tek bir kırıntı kalmayacak şekilde onu tertemiz yapmamız gerekir. Su içerken oturmamız gerekir. Ayakta atıştırmak dinen doğru değildir. Suyu içmeden önce de besmele çekmeliyiz, ardından da suyu üç yudumda içmeliyiz”

Aile izniyle cihad

Satır aralarında mesajlar verilen kitapta “Anne ve babaya karşı adap” başlığı altında “Anne babanın izni olmadan cihada bile gidilmemesi gerektiği vurgulanarak anne babaya hizmet ve itaatin önemine dikkat çekilir” deniliyor. Ayrıca eve sağ ayakla girilmesi ve İhlas suresi okunması da isteniyor. Akrabalık konusunda da “zade” kelimesinin Farsça olduğunu unutan Nakşi şeyhi Coşan’ın “Kuzen Türkçe değil. Amcazade, dayızade kullanılabilir” önermesi de dikkat çekti. 

Müslüman hayvanların ‘günahı’

Kitapta Fransız La Fontaine’in “Tavşan ve Kaplumbağa” masalı da dinselleştirilmiş. Masala, “Tavşan başkalarını ayıplayıp durma, Allah beni başka, seni başka yaratmış. Bana yavaş diyorsun ama sen de çok sabırsızsın ve acelecisin. Ben seninle dalga geçiyor muyum? Günah günah, biraz sus artık” ifadeleri ve dini temanın eklendiği görülüyor. 

Müzik haram mı

“Eğlencede edep” başlıklı kitap bölümünde de “Müzik dinlemenin haram mı, helal mi olduğu konusunda farklı görüşler mevcuttur. Helal olduğunu söyleyenler bile şu hassasiyetlere dikkat etmek gerektiğini belirtmektedirler: Müziğin sözlerinde Allah’a isyan ve küfür gibi şeyler olmamalıdır. Müziğin sözlerinde haram sözler olmamalı ve harama teşvik etmemelidir. Sözlü olmasa bile haramı çağrıştıran müzikler olmamalıdır” deniliyor. Ayrıca izlenilecek filmlerde “inancımıza zarar verecek konular olmamalıdır” önermesinin yanı sıra “kadınları ön plana çıkartan” filmlerin de tehlikeli sonuçlar doğurduğunun bilindiği aktarılıyor.