Kıdem tazminatının gaspı için kritik toplantı

AKP’li bakanlar B. Albayrak ve Z.Z. Selçuk, TİSK, TOBB kapitalistleri, Türk-İş, Hak-İş sendikalarının ağalarından oluşan üçlü şer cephesi bir araya geldi. Sermaye, AKP-MHP koalisyonu ve sendika ağaları “istihdam” ve “emeklilik” vaatleriyle işçi-emekçilerin haklarını daha fazla gasp etme hazırlığında.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 10 Haziran 2020
  • 18:59
Arşiv

Arşiv

AKP şefi T. Erdoğan’ın dün açıkladığı, “istihdam” yalanıyla sunduğu saldırı paketi üzerine bugün Ankara’da sermayedarlar, AKP ve onların ajanlığına soyunan sendika bürokratları arasında toplantı yapıldı.

“İstihdam Kalkanı” adıyla dün yeni sosyal yıkım saldırısı hazırlığını duyuran T. Erdoğan, bir de “tamamlayıcı emeklilik” adıyla düzenleme yapacaklarını söylemişti.

AKP şefleri her zaman olduğu gibi emekçilere bu düzenlemeleri kabul ettirmek için ellerinden manipülasyon, demgoji veya aldatmacayı devreye sokmak için hazırlanıyor.

İşçi sınıfının çıkarlarına karşı üçlü şer cephesini oluşturanların bugün gerçekleştirdiği toplantı da bu hazırlığın bir parçasıdır. Üçlü şer cephesinin bir kesimini oluşturan AKP-MHP koalisyonundan, Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak'ın ev sahipliğinde yapılan toplantıda, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk da kendisine eşlik etti.

İşçi düşmanı sermayedarlardan ise Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB),Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) toplantıda yer aldı.

Sermaye ve AKP’nin ajanlığını yürüten işçi sendikaları konfederasyonlarından Türk-İş ve Hak-İş ağaları da üçlü şer cephesini tamamladı.

Toplantıda tarafların görüşlerini paylaştığı, AKP-MHP hükümetinin yeni saldırı konusunda tarafları bilgilendirdiği ifade edildi.

“İstihdam Kalkanı” ve “tamamlayıcı emeklilik”

AKP şefi Tayyip Erdoğan, dün “normalleşme” kapsamında atılacak adımları açıklarken, yeni saldırı paketine dair esnek ve güvencesiz çalışma hedeflerini açıktan ilan etmişti. “İstihdam Kalkanı” ve “tamamlayıcı emeklilik” adı altında hedeflenen ağır sömürü, güvencesiz ve geleceksiz bir çalışma ve yaşam koşullarıdır.

Salgında işçi sınıfını günlük 37 TL ücret ve fabrikalarda ölümüne sömürü arasında bırakan sermaye iktidarı, şimdi kayıplarını da geri almak adına sömürü ve yoksulluk düzenini daha fazla pekiştirme hedefinde. 

“Normalleşme” diye sunularak boş hayaller ve vaatlerle işçi-emekçilere sunulan düzenlemeler, salgınla birlikte ağırlaşan Türkiye kapitalizminin krizini tümüyle işçi sınıfına ve emekçilere fatura etmeye hizmet edecektir.

Kapitalistler, AKP-MHP koalisyonu ve sendika ağalarından oluşan üçlü şer cephesinin bu hazırlığını ve planlarını bozmak sorumluluğu işçi sınıfına düşüyor. Geleceğini, sağlığını ve yaşamını güvence altına almak için birlik olup mücadeleyi büyütmekten başka yol bulunmuyor.