Kayseri İşçi Birliği'nin çağrısıyla bir araya gelen işçiler yerel seçimi tartıştılar.
İlk konuşmayı Kayseri İşçi Birliği temsilcisi yaptı. Soyguncu rantçı düzen partilerinin yerel seçim vaatlerinin yalandan ibaret olduğunu ifade etti. Sunumda şunlar belirtildi:
“Kentlerin yaşanmaz hale geldi. Herkese ihtiyaca uygun, sağlıklı, güvenli ve ucuz konut vermiyorlar. Ucuz elektrik, su ve ısınma hizmeti talebimizi karşılamıyorlar. Güvenli, ucuz toplu taşıma hizmeti sunmuyorlar. Kreş, çocuk yuvası, sağlık merkezi, spor, kültür ve sanat kurumlarını yük sayıyorlar. Bedensel ve zihinsel engellilere, yaşlılara, kimsesiz ve yetim çocuklara bakmıyorlar. Yardımda bulunmuyorlar. Sanayinin gelişimi için, sağlığı, doğayı, çevreyi yıkıp geçiyorlar. Depreme karşı önlemleri almıyorlar. Kentsel dönüşümü rantçılara teslim ediyorlar. İçme suyu kaynaklarını, tüm doğal zenginlikleri sermayeye peşkeş çekiyorlar”
KİB sözcüsü "Çözüm seçimde değil, birliğimiz ve mücadelemizdedir" diyerek sunumunu bitirdi.
Söyleşi de ikinci sunumu BDSP temsilcisi yaptı. BDSP Temsilcisi şunları söyledi:
“31 Mart yerel seçimi için tüm düzen partileri seferber oldular.İşçi ve emekçileri sandığa çağırıyorlar. Sorunlarımızı çözeceklerini söylüyorlar.
1 Nisan'da işçi emekçiler çalışma ve yaşam koşullarında en küçük bir değişiklik olmayacak, saldırılar 1 Nisan'dan itibaren artarak sürecektir. Sömürü, yoksulluk, işsizlik ve hak gaspları derinleşerek sürecek, iktidarın uyguladığı baskı ve zorbalık politikaları aynen devam edecektir.
AKP iktidarı seçimler nedeniyle ertelediği zamları, ekonomik-sosyal yıkımı işçi ve emekçilere dayatacaktır. Seçimlerden sonra işçi ve emekçiler saldırılar katlanacaktır.
-Düzen partilerin kavgası rant kavgasıdır. Yerel imkanların, kaynakların kimin eliyle sermayeye aktarılacağı kavgasıdır. Kavga kimin bu ranttan hangi payı alacağı kavgasıdır.”
Üçüncü konuşmayı yapan DİSK Dev Yapı-İş Kayseri Bölge Temsilcisi şunları vurguladı:
"Seçim gündemine takılmadan değişim için, işçi sınıfının tarihsel rolünü oynaması için seferberlik halinde çalışmalı, örgütlü bir güç olan kapitalistlerin karşısına, işçi sınıfını dikmeli, her alanda örgütlenmeliyiz.”
İkinci bölümde söz alan bir tekstil işçisi "Bu partilere oy vermemeli, hesap sormalıyız" dedi.
Söz alan bir metal işçisi "Bunların hepsi patronların hizmetindeler, bizi görmezler. Sandığa gidip tak tak yapacağım" dedi.
Bir petrol kimya işçisi "Derdimizin dermanı seçim değil, patron partileri değil, örgütlenmek, mücadele etmektir.
Konuşmaların ardından sunum bitirildi.
Kızıl Bayrak / Kayseri
