İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) kuruluşunun 36. yılında Sultanahmet Meydanı’nda basın açıklaması yapıldı.
"İHD 36 yaşında, iyi ki var. İnsan hakları mücadelemiz sürüyor!" yazılı pankartın açıldığı eylemde ilk olarak İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri söz aldı.
Yoleri İHD'nin bugünkü haliyle 28 şube ve 8 temsilciliğiyle, değişik şehirlerde örgütlenmesiyle hak mücadelesini doğrudan sürdürdüğünü belirterek, "Tüm insan haklarıyla ilgili konularda çalışıyor İHD. Hak ihlaliyle değil bugün yaşanan, yaşandığını düşündüğümüz tüm hak ihlallerine karşı mücadele ediyoruz" dedi.
Yoleri devamında şunları söyledi:
"Türkiye'de yaşanan ağır hak ihlallerinin belli başlıklarda çok daha yoğunlaştığına tanıklık ediyoruz. Örneğin yaşam hakkı ihlalleri. Türkiye'de İHD kurulduğunda en çok tartışılan konulardan biriydi. Örneğin işkence, yine dernek kurulduğunda en çok tartışılan konulardandı. Örgütlenme ve ifade özgürlüğüne yönelik baskılar ve saldırılar da öyle."
Galatasaray Meydanı engellenmesine rağmen Cumartesi Anneleri’nin meydandan ve adalet aramaktan vazgeçmediğini vurgulayan Yoleri mültecilere karşı ırkçılığın, hapishanelerde mahpuslara karşı hak ihlallerinin arttığını söyledi. İnsan hakları savunucularının da saldırı ve baskı altında olduğunu belirten Yoleri her şeye rağmen İHD’de hak mücadelesinin devam ettiğini ifade etti.
Darbe sonrası kurulan ilk örgüt
Yoleri’nin ardından konuşan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin İHD’nin darbe sonrası kurulan ilk demokratik kitle örgütü olduğunu belirterek şöyle devam etti:
"Ancak bugün İHD'nin kuruluş nedeni olan askeri darbeciler ve onların yaptığı anayasa hala yürürlükte. Bugün iktidarda olan ya da olmayan, ya da gelecekte olacak olan hiçbir partinin militarizmden, askeri darbeden şikayet etme hakkı yok. Çünkü onlar askeri darbeci Kenan Evren tarafından hazırlatılan anayasayı hala değiştirmediler. Biz o darbeciler tarafından yapılan anayasayla yönetiliyoruz. Bir darbe hukuku gündemde o nedenle Kürtler, Aleviler, Ermeniler, Rumlar, Yahudiler, LGBTİ+'lar, kadınlar baskı altındalar. Çünkü biz militarist sisteme karşıyız. İHD'nin kuruluş nedeni bu militarist sistem. Öncüllerimiz olan bu yolda canını yitiren Vedat aydın'ı, Musa Anter'i, Leman Fırtına'yı; onların şahsında tüm kaybettiğimiz insanları anmamız gerekiyor. İyi ki İHD var."
Türkiye İnsan Hakları (TİHV) adına konuşan Süheyla Ağkoç ise darbe sonrası ailesinin katledildiğini ifade ederek şunları söyledi:
"Çocukları için mücadele eden annelerin, babaların, dostların dayanışmasıyla bugüne geldik. İyi ki İHD var. Gönül ister ki işkencesiz bir dünyada, başta yaşam hakkı olmak üzere ihlallerin olmadığı bir dünyada yaşayalım. Bunun için mücadele etmekten hiçbir zaman vazgeçmeyeceğiz, kuşaktan kuşağa aktarılan bu gelenek inanıyorum ki bizden sonraki nesillere de bayrak olarak devam edecek. TİHV 30 yılı aşkın bir süredir işkence ve kötü muamelenin tedavisi ve rehabilitasyon, dökümantasyonuyla ilgileniyor. TİHV bu alanda da mücadelesine devam edecek. İşkencesiz bir dünyaya inancımla, umudumla sizleri selamlıyorum."