Diyarbakır’da UNESCO “Dünya Kültür Mirası” listesinde yer alan Hevsel Bahçeleri ve Dicle Nehri yatağında kazı çalışmaları başladı. TMMOB İl Koordinasyon Kurulu ise yaptığı açıklama ile yıkımın bununla sınırlı olmadığına dikkat çekti: “Zamanın yorgunluğuna direnen bu tarihi, kültürel ve evrensel miras, ‘kendilerine koruma görevi verilen kişi, kurum ve idarelerin’ eliyle yok edilme tehdidi ile karşı karşıyadır.”
Kazı çalışmalarının yapıldığı yerde açıklama yapan Ferit Kahraman, tahrip edilen alanın Dünya Kültür Mirası listesinde yer aldığının altını çizdi ve şunları dedi:
“Şu anda rant alanı haline getirilen alan, doğal peyzaj ve kentsel sit alanı. İş makineleri ve kamyonlar aracılığıyla bu doğal sit alanında ve dere yatağında tahribat gerçekleştiriliyor. Bu tahribatlar doğal yaşam alanlarına zarar veriyor”
Konuyla ilgili suç duyurusunda bulunacaklarını belirten Kahraman, sorumluların cezalandırılmasını talep etti.
Maden Mühendisleri Odası Eş Başkanı Doğan Hatun ise şunları söyledi:
“Buraya UNESCO’dan izin alınmadan tek bir çivi bile çakılamazken, belediyeye gelişigüzel bir şekilde kepçe ve kamyonlarla kum alabilme yetkisini verebiliyorlar. Bu yetkiyi kendilerinde görebiliyorlar. Kenti, kayyumlar tarafından yönetilen belediyelerden korumaya çalışıyoruz. Kentin asıl sahibi halktır, belediyeler değil. Bu kente sahip çıkma gayeleri olmadığı için gelişigüzel bir şekilde kepçelerle nehir yatağını değiştirebiliyorlar. Ses çıkarılmaması halinde burayı rant alanı haline getirecekler.”
Tahribat bununla sınırlı değil. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu (İKK), UNESCO’dan bir heyetin gelip 7 yıl sonra, 28 Kasım’da Sur ve çevresinde yaptığı incelemelere ilişkin yaptı. Açıklamada bugüne kadar yaşanan tahribatı madde madde anlattı.
Elektrik Mühendisleri Odası Diyarbakır Şube Binasında gerçekleşen açıklamada Diyarbakır kentinin tarih boyunca onlarca medeniyete ev sahipliği yaptığı ve bu medeniyetlerin sayısız izler bıraktığı hatırlatıldı.
Bu medeniyetlerin bıraktığı mirasın evrensel miras statüsü kazandığına vurgu yapılan açıklamada şunlar denildi:
“Ancak zamanın yorgunluğuna direnen bu tarihi, kültürel ve evrensel miras, ne yazık ki ‘kendilerine koruma görevi verilen kişi, kurum ve idarelerin’ eliyle yok edilme tehdidi ile karşı karşıya kalmıştır.‘Kentsel dönüşüm’, ’yeniden yapım’, ‘tarihi yeniden inşa ediyoruz’ gibi söylemlerle yapılanlar bir kentsel müdahaledir. Siyasi saikler ile alınan kararlarla dünyaya mal olmuş bir miras alanın kentsel dokusunda yapılan bu değişimlerin geri dönülemez kayıplar yaratmaktadır. Kentsel Sit Alanı Suriçi’nde yıkım ile başlayan ve yeni yapılaşma ile devam eden, Hevsel Bahçelerinde, Dicle Nehrinde yapılan bu uygulamalar kent kimliğine ve hafızasına, sosyolojik ve demografik yapısına bir saldırıdır. Görüyoruz ki kurum yetkilileri alanın Dünya Miras Listesinden çıkarılması için her türlü aykırılığa, tahribata, yıkıma imza atıyor”