Balıkesir Kepsut L Tipi Cezaevi’nde kalan Ulaş Yurdakul (40), koğuş temsilcisi ve adamları olduğu ileri sürülen 8 kişi tarafından 2016 yılında linç edilerek öldürülmüştü. Mahkûmlardan biri suçu üstlenirken, bir diğer mahkum İbrahim Armağan annesiyle yaptığı telefon konuşmasında suçunu itiraf etmişti.
Gazete Duvar’dan Hacı Bişkin’in haberine göre, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1’nci Ceza Dairesi’ndeki karar duruşması yapıldı. Savcı, Yurdakul’un ‘koğuşta uyumsuz davranışlar sergilediğini, bazı tutuklulara saldırdığını ve küfrettiğini’ ileri sürerek tahrik indirimi yapılmasını talep etti. Mahkeme heyeti, sanıklar Nihat Şen, Serkan Evran, Recep Okumuş, İdris Çakmak ve İbrahim Armağan’ın yanı sıra ilk yargılamada beraat eden İdris Çakmak’a da ‘canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çaptırdı. Ancak mahkeme daha sonra bu cezayı tahrik indirimi yaparak 24 yıla indirdi. Mahkemenin indirim gerekçesi ise şöyle: “Maktulden kaynaklanan hareketler sanıklar lehine kabul edilerek, cezaları indirilerek ayrı ayrı 24 yıl hapis cezasına çarptırılmalarına…”
‘Tahrik etmesi nasıl mümkün olabilir?’
Yurdakul’un avukatı Hakan Günarslan, karara tepki gösterdi. Günarslan işkencenin raporlarla teyitli olduğunu söyleyerek, “Hem ceza tevkif evleri raporunda hem de disiplin soruşturmasını yürüten Adalet Bakanlığı başmüfettişlerinin raporunda işkence tespit edilmiştir. Tüm bunlara karşın Bursa Bölge Adliye Mahkemesi’nin haksız tahrik uygulaması son derece yanlış bir karar olmuştur. 8.5 ay sabah akşam öldüresiye dövülen, merdiven altında yatırılan, ilaçlarla sersemletilen Ulaş Yurdakul sanıkları tahrik etmiştir. Bu nasıl mümkün olmuştur?” dedi.
Ne olmuştu?
Ulaş Yurdakul’un sürekli ‘altını ıslattığı’ gerekçesiyle koğuş temsilcisi ve yanındaki 7 mahkum tarafından bir gün boyunca işkence yapılarak ve linç edilerek öldürüldüğü ileri sürülmüştü. Raporlarda ortaya çıkan sonuca göre ise linç saldırısının, açıklandığı gibi ‘altına kaçırdığı’ için değil Batmanlı bir Kürt olduğu için, tahliyesine 1 ay kala gerçekleştiği tespit edilmişti.
Linç olayına katılan tutuklulardan İbrahim Armağan’ın 3 Ocak 2017 tarihinde annesiyle yaptığı telefon görüşmesi de dava dosyasına girmişti. Bu görüşmede Armağan, olayı annesine şöyle anlatmıştı:
Armağan: Buradan bir tane de ölü çıktı, Allah razı olsun.
Anne: Kimlerden?
Armağan: Batmanlı (küfrediyor) biri öldü gitti. (Yine küfrediyor) teröristi…
Anne: Polis ne yapıyor?
Armağan: (Küfrediyor) O da paket, o da var olayın içinde. Sekiz kişi varız. Serkan abi ‘Ben yaptım’ diyor. Serkan abim, Allah razı olsun, alıyor üstüne. Bakalım… Serkan abi yırttıracak bizi de; biraz uğraştıracak bizi.
Anne: Olsun bakalım, sağlık olsun ama karışmayaydınız iyiydi oğlum be…
Armağan: Ya askere git, askere git dedin. Millet dağda öldüremiyor teröristi, biz burda öldürdük işte, daha ne istiyon?
Anne: Yani…
Armağan: Allahın teröristi.