Boğaziçi Üniversitesi’nde mükerrer oyla “seçim”

Boğaziçi Üniversitesi “kayyım” yönetimi, Yönetim Kurulu temsilci seçiminde, senatörlere karşı çoğunluğu sağlamak için mükerrer oy kullandı. Senatörler seçimden çekildi, atanmış tek aday yönetime girdi.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 24 Haziran 2021
  • 14:11

Boğaziçi Üniversitesi’ndeki kayyım yönetimi, seçilmiş senatörlerin iradesinin üniversite yönetimine yansımasını engellemek için bu defa da “mükerrer oy” (tekrar- iki kere kullanılan oy) kullandı. 

Boğaziçi Akademisyenleri direnişlerinin 25. haftasında 116. kez rektörlük binasına sırtlarını dönerek yaptıkları eylemin ardından, senato toplantısı bitene kadar kampüsten ayrılmadı.

Kayyım yönetiminin Üniversite Yönetim Kurulu temsilci seçiminde, seçilmiş senatörlere karşı çoğunluğu sağlamak için mükerrer oy kullanmasını protesto eden senatörler oy kullanmadı. Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırmaları Enstitüsü’nün atanmış müdürü Haluk Özgener, diğer adaylar çekilince tek aday olarak kaldı. Özgener “mükerrer oy”larla Üniversite Yönetim Kurulu üyesi oldu.

“Boğaziçi Üniversitesi’ne sahip çıkmaya çağırıyoruz”

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri kayyım yönetiminin hileli oy kullanarak yaptığı seçime ilişkin “Boğaziçi Üniversitesi’ne sahip çıkmaya çağırıyoruz” vurgusuyla şu yazılı açıklamayı yaptı:

“Dün (23 Haziran 2021 tarihinde) gerçekleşen Boğaziçi Üniversitesi Senato toplantısında senatomuz, atanmış yönetimin oy çokluğunu sağlamak amacıyla başvurduğu gayrimeşru yollarla gasp edilmiştir. Atanmış yönetim mükerrer oy kullanma yoluyla, üniversitemiz akademisyenlerini temsilen senatoda bulunan seçilmiş senatörlerimizin iradesini hiçe saymıştır. 

Saat 14:00’da başlayan senato toplantısının ilk gündem maddesi, Üniversite Yönetim Kurulu (ÜYK) temsilcisi seçimi görüşülmeden önce, atanmış yönetimin mükerrer oy kullanılacağını açıklamasının ardından, seçilmiş senatörlerimiz yaklaşık iki saat boyunca bu teşebbüsü engellemeye çalışmıştır. Seçilmiş senatörlerimizin mükerrer oy kullanımını kabul etmemesi üzerine, atanmış yönetim karardan dönmeyeceğini ifade etmiştir. Bunun üzerine Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü atanmış müdürü Haluk Özener hariç diğer adaylar adaylıktan çekilmiştir. Bu durumda tek aday olarak Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü atanmış müdürü Haluk Özener kalmıştır. 

Toplantı öncesi, Üniversite Yönetim Kurulu (ÜYK) temsilcisi seçiminde mükerrer oy kullanılması durumunda adaylıktan çekileceğini açıklayan Uygulamalı Bilimler Yüksek Okulu temsilcisi; önce bu gerekçe ile adaylıktan çekilmiş, sonrasında mükerrer oy kullanılan seçimde oy kullanmıştır. Toplantıya Haluk Özener'in kendisi yerine yardımcısı katıldığı için Haluk Özener kendisi için de oy kullanmıştır. Dokuz senatörümüz bu şartlarda oy kullanmayacaklarını ifade ederek, oy kullanmamışlardır. Kapalı oyla gerçekleşen bu usulsüz seçim neticesinde Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü atanmış müdürü Haluk Özener, mükerrer oylarla ÜYK üyesi olarak gayrimeşru bir şekilde seçilmiştir. 

Senatonun gündemindeki Teknoloji Transfer Ofisi (TTO) temsilciliği, İngilizce Yeterlilik Sınavı (Büept) gibi konular da seçilmiş senatörlerimizin itirazlarına rağmen yine mükerrer oy kullanma yoluyla karara bağlanmıştır. 

Altı saatten uzun süren toplantıda, seçilmiş senatörlerimiz, gündemdeki bir diğer madde olan bir gecede kurulan Hukuk Fakültesi, atama yükseltme kriterlerinin görüşülmesine karşı çıkmış, yeni kurulan fakülteler hakkında davalar olduğunu, eğer gündeme gelecekse öncelikli olarak bu konuda raporlar hazırlanması gerektiğini, bu konunun ancak birimlerde görüşülerek senatoya gelebileceğini ifade etmişlerdir. Senatörlerimizin bu talebi reddedilmiş olup atanmış yönetim gerekirse YÖK’ün asgari kriterleri ile öğretim üyesi alınabileceğini; "Eğer buradan karar çıkmazsa, biz hocayı istediğimiz gibi alırız" diyerek ifade etmiştir. Üniversitemiz kriterlerinin son derece açık ve net olduğunu, bu kriterlerden feragat edilemeyeceğini, bunu üniversitedeki eğitim ve araştırma kalitesini olumsuz etkileyeceğini ifade eden senatörlerimizden bazıları toplantıyı terk etmiştir. 

Senatonun aynı gündemle gelecek hafta toplanmasına karar verilmesi ile toplantı sonlanmıştır. 

Bir kamu üniversitesi olan Boğaziçi Üniversitesi Senatosunun bu şekilde gaspı, bizler için sadece akademik özgürlük ve özerkliğin değil, ülkenin geleceğinin gaspıdır.

Kamuoyuna saygıyla duyurur, bir kez daha özgür ve özerk üniversite idealini destekleyen herkesi, mücadelemize destek vermeye, ülkemizin gençlerinin geleceğinin karartılmaması için bizimle birlikte Boğaziçi Üniversitesi’ne sahip çıkmaya çağırırız.”