Bursaspor-Amed maçı sırasında tribünde resmi-pankartı açanlar kimlerdir? Faili meçhul cinayetlerin varisleri, bugünün mafya ve uyuşturucu çetelerinin ağa babaları, dünün işçi direnişlerini kıran derin devlet uzantılarının artıklarıdır. Bu görüntüler, bu yaşananlar biz emekçilere zerre fayda getirmemiş, tersine birliğimize-dirliğimize zarar vermiştir.
Soruyorum işçi ve emekçilere, kime faydası var böyle bir saldırının?
Hiç kimse yok terör, yok İstiklal Marşı, yok Diyarbakır'da başladı demesin. Kimse bu ırkçı zihniyeti en ufak bir yerinden dahi savunmasın. Bunu savunmak işçiye ihanet, ölen on binlerce depremzedeye hakaret ve hala acısı dinmeyen milyonların acısını yok saymaktır. Bu yaşananları savunmak bölücülüktür. Halkların kardeşçe bir arada yaşamasını istememektir.
Ülkede 10 ilde deprem gerçekleşmiş, değişik ülkelerden halklar yardım için seferber olmuş... Kürtçe, Türkçe, Arapça, Süryanice ağıtlara beraber ağlamışız... Yaralarımızı sarmak için birliği sağlamak ihtiyacı bu kadar yakıcı iken, bu tutumun sadece sömürücü zihniyete faydası oldu. Durum bu kadar açıktır.
Türkiye’de yoksulluk almış başını gidiyor. Ekonomik krizi derinleşmiş, ülke bizler için nefes alınmaz hale gelmiş durumda. Bir tarafta yoksulluk, bir tarafta alabildiğince zenginlik ve şatafat yaşanıyor. Bu atmosferde deprem yaşanmış, gerekli tedbirleri almayan iktidar deprem sonrasında da üstüne düşeni yapmamıştır. Yapılması gereken yaralarımızı halk olarak sarmak ve sorumlulardan hesap sormakken, Bursa tribünlerinden derin devlet artıklarının sembolleri yükseliyor. Oradan Türk-Kürt çatışması körüklenmek isteniyor.
Biz Amedspor’a yapılan bu saldırıyı kınıyoruz. Çünkü bu saldırı halkların kardeşliğine yapılmış bir saldırıdır. Bu baskı ve sömürü düzenine karşı halkların ortak mücadelesine yapılmış bir saldırıdır. Bizim yapmamız gereken, baskı ve sömürüye karşı işçilerin birliğini halkların kardeşliğini savunmaktır.