14. Evvel Temmuz Festivali 11 Temmuz Perşembe akşamı etkinliklerle devam etti.
Açılış konuşmaları ile başlayan festival programında ilk olarak yerel müzik grupları sahne aldı. Ardından Cevdet Bağca konseri ile devam eden festivale katılım az oldu. Festival alanında yapılan ilk gün programı olarak müzik dinletileri devam ederken aynı zamanda Armutlu’da Ali İhsan Korkmaz ve Abdullah Cömert şahsında direniş şehitleri için yapılan eylem ve polis saldırısı yaşanmaktaydı. Festival alanında sol güçlerin stant açtığı güzergah ve alana giden yolda bu nedenle yürüyüşlü bir eylem gerçekleştirildi. Sol güçler tarafından örgütlenen eyleme “Ali İhsan Korkmaz ölümsüzdür” pankartı taşındı. Cadde boyunca sloganlarla yapılan yürüyüşün ardından tekrar stantların kurulduğu alana gelinerek eylem burada bitirildi.
Etkinlik süresince BDSP tarafından açılan standdan konuşmalar eşliğinde Kızıl Bayrak gazetesi ve kitap satışı gerçekleştirildi.
12 Temmuz Cuma programı
Cuma günü festival komitesi tarafından “yeni siyasal süreç ve AKP” konulu bir panel düzenlendi. Panelist olarak SYKP Eş Genel Başkanı Tuncay Yılmaz, ESP Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş katıldı.
Taksim direnişi süresince hayatını kaybedenler şahsında yapılan saygı duruşunun ardından moderatör tarafından Gezi direnişinin kazanımları üzerine bir konuşma yapıldı. İlk olarak söz alan Tuncay Yılmaz Armutlu’da tanıklıklarını ifade ettikten sonra kapitalist sistemin dünyada yaşadığı krize değindi. Bu krizden Türkiye’nin etkilendiğini ifade etti. Ekonomik, siyasi, ekolojik ve cinsiyetçi kriz olarak tariflediği bu krizlerin kapitalist sistemin sonunu getirdiğini söyledi. Krizlere karşı devrimci bir yol açılması gerektiğini söyledi.
Figen Yüksekdağ ise “Haziran ayaklanması” olarak tariflediği bu sürecin üzerinden devrimin göz kırptığını dile getirdi. Bu tespitini Lenin’in “devrimci durum” makalesinden yaptığı alıntıyla birleştirdi. Konuşmasının bütününü “Haziran ayaklanması” üzerine oturtan Yüksekdağ, son olarak öne çıkan kadın ve gençlerin rolüne işaret etti.
Alper Taş ise artık Türkiye siyaseti açısından Gezi öncesi ve sonrası diye bir çizginin olduğunu belirtti. Gezi direnişiyle birlikte AKP rejiminin yıkılmadığını ama sarsıldığını, bu direnişle AKP koalisyonunun darbe aldığını ifade eden Taş AKP karşıtlığı temelinde bir araya gelindiğini ancak alternatifin ne olacağı, AKP rejiminin yerine ne konulacağının ne olacağının önemli olduğunu belirtti.
Panelde sorunlar bir biçimde ifade edilse de yegane çözümün devrim ve sosyalizmin olacağının kesin ve net bir ifadeyle dillendirilmediği konuşmaların ardından soru cevap bölümüne geçildi.
Kızıl Bayrak / Antakya