Din istismarı, baskılar ve geleceksizlik nedeniyle yaşamına son veren Enes Kara için pek çok yerde eylemler yapıldı.

“İktidar tüm ‘meşruiyetini’ bu yapılardan alıyor!”

Dersim’de gençlik örgütleri tarafından yapılan açıklamada Türkiye’de tarikat ve cemaatlerin uzun süredir cirit attığı belirtilerek şu şekilde devam edildi:

“Cemaat ve tarikatlar, ülkede egemen olan siyasi iktidarın, çıkar ilişkileri ekseninde yardakçısı oluyor, çıkar çatışması olduğunda ise göstermelik olarak ‘düşmanı’ haline geliyor. AKP iktidarının temel kadro ve para kaynağını teşkil eden bu cemaatler, bu yönleriyle iktidarın esas dayanaklarından birini oluşturuyor. Bu nedenle cemaat ve tarikat yapılanmalarını AKP iktidarından bağımsız düşünmek mümkün değil ancak bir yandan düzen siyasetinin tamamının bu tarikat ve cemaatlere gözlerini yumması, sorunun kaynağını da bizlere gösteriyor; iktidar tüm ‘meşruiyetini’ bu yapılardan alıyor! Siyasi müdahalelerle dinci gericilik toplumun tüm dokularına işlenilmeye çalışılıyor.”

Eylemde cemaat yurtlarının derhal kapatılması çağrısı yapıldı.

“Enes Kara’nın hesabı sorulacak”

Denizli Pamukkale Üniversitesi önünde eylem yapıldı. PAÜ Üniversiteli Dayanışması’nın çağrısı ile yapılan eylemde “Enes Kara’nın hesabı sorulacak. Tarikat yurtları kapatılsın” pankartı taşınarak “Barınamıyoruz, geçinemiyoruz! Haklarımız ve hayatlarımız için mücadele etmeye devam edeceğiz!” denildi.

“Örgütlü mücadelemizle karşı koyalım”

Özgürlükçü Gençlik üyeleri İzmir Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde eylem yaptı. Açıklamayı Fadime Özdemir okudu. Öğrenciler olarak kalacak yerlerinin olmadığını ve geçinemedikleri söyledikleri zaman “terörist” ilan edildiklerini dile getiren Özdemir, “Ekonomik krizin gitgide derinleştiği bu süreçte tanık olduğumuz intiharlar, aslında saray iktidarının ve yandaşlarının kendi elleriyle işledikleri cinayettir” dedi.

Özdemir tüm öğrencilere şu şekilde seslendi:

“Sarayın bize dayattığı bu işsizlik, yoksulluk ve ölüm düzenine mecbur değiliz gelin bu düzene hep birlikte örgütlü mücadelemizle karşı koyalım. Baskılara, ayrımcılığa, cinsiyetçiliğe, LGBTİ+fobiye, nefrete maruz kaldığımız üniversitelerde; insanlık onuruna aykırı bir şekilde, intihara sürüklenerek yaşadığımız yurtlarda, bir avuç yemekle doymaya mecbur bırakıldığımız yurtlarda sesimizi birlikte çıkaralım, öğrenci dayanışmamızı birlikte büyütelim.”

“Sorumlusu baskıcı ve gerici dinci zorbalığınızdır!”

SOL Genç üyeleri İstanbul gerçekleştirdiği eylemde Enes’in yaşadıklarının tüm gençliğin sorunları olduğuna dikkat çekilerek şu ifadelere yer verildi:

“Yaşananların sorumlusu kader veya fıtrat değildir. İntiharların ve cinayetlerin sorumlusu psikolojik sorunlar değildir. Sorumlu siz ve sizlerin baskıcı ve gerici dinci zorbalığınız. Buna karşı kamusal, laik bir eğitim sistemi ve barınma ortamı yaratmak için hep beraber mücadele etmeliyiz. Geleceğimiz için sesleniyoruz; gençliğimizle sesleniyoruz tarikat yurtları kapatılmalı, tarikatların tüm varlıkları kamulaştırılmalıdır. Buralara aktarılan her kuruş geri alınmalı, gençlerin ihtiyaçları için karşılanmalıdır! SOL Genç olarak çocukları yatılı tarikat okullarına, imam hatiplere; gençleri cemaat yurtlarına ve TÜGVA’ya gitmek zorunda bırakan AKP iktidarına sesleniyoruz: Gelecek kaygıları yaşattığınız, karamsarlığa sürüklediğiniz gençler örgütlü kötülüğünüze ve iktidarınıza son verecek!”

“Hesap soracağız”

Dev-Güç Enes Kaya için Kadıköy Boğa’da eylem gerçekleştirdi. “İntihar değil cinayet. Enes’in katili AKP iktidarı” yazılı pankart açarak sloganlarla Boğa Heykeli önüne yürüyüş yapan Dev-Güç üyeleri konuşmalar gerçekleştirdi. Yemekhane kartında para olmadığı için intihara sürüklenen Sibel Ünli’nin hatırlatıldığı konuşmada “Artık bir arkadaşımızın daha canından olmasına izin vermeyeceğiz. Bir lokma ekmeğimize göz diken bu düzenden hesap soracağız” denildi.

“İntihar değil cinayet”

Adana’da basın toplantısı yapan Üniversite Öğrencileri “İntihar değil cinayet! Geleceğimize sahip çıkıyoruz” dedi. İHD şubesinde açıklama yapan öğrenciler yurt bulamadığı için okulunu bırakıp evine dönmek zorunda kalan çok sayıda kişi olduğuna dikkat çekerek cemaat yurtları kapatılarak cemaat yurtlarına akıtılan bütçenin üniversitelilerin yaşam koşullarını iyileştirmek için harcanmasını, sorumluların cezalandırılmasını istedi. Açıklamada “Enes’in de Sibel’in de ve katledilen tüm arkadaşlarımızın da hesabını soracağız” denildi.