Avrupa çapında çeşitli merkezlerde düzenlenen eylem adreslerinden biri de Köln’dü. Kuzey Ren Vestfalya (NRW) eyaleti çapında çağrısı yapılan eylem için Köln’de iki ayrı toplanma noktası ve yürüyüş kolu belirlenmişti. Gösteri öncesi birkaç gün boyunca eylemde olaylar çıkacağı şeklinde polis kaynaklı provokatif haber ve açıklamalar eksik olmadı. Polis gösteriye “şiddet eğilimli grupların katılacağı” gerekçesi ile yürüyüşün son ana kadar yasaklanabileceğini açıklamıştı. Alman basını da tek merkezden kumanda ediliyormuşçasına, iki gün öncesine kadar Türk faşistlerinin provokasyon yapabileceğine, son iki günde ise Kürtler arasında şiddet yanlısı yüzlerce, hatta binlerce kişinin olacağına dair haberler yaydı. Ayrıca toplanma yerlerine gelenlerin bayrak ve pankartları polis tarafından tek tek kontrolden geçirildi. Yürüyüşe ise ancak dakikalar kala izin çıktı. Bunda CDU, SPD, Die Linke, Yeşiller partilerinin Köln milletvekillerinin kol kola öne geçirilmesi ve kürsüde en çok onlara yer ayrılmasının etkisi olduğu düşünülüyor.
Bu atmosfere rağmen kitleler saat 11.00’e doğru Ebertplatz ve Chlodwigplatz’ta toplanmaya başladılar. Toplanma yerlerinde, işgale karşı Kürt halkıyla dayanışma, başta Alman devleti olmak üzere emperyalistlerin teşhiri, Rojava’ya desteğin büyütülmesi gibi temaları içeren konuşmalar yapıldı.
Ardından kortej düzeni alınarak, saat 12.30’da yürüyüşe geçildi. Kürt gençliğinin YPG ve YPJ bayraklarıyla yoğun olarak katıldığı yürüyüşe Türkiyeli sol gruplar ile Alman ilerici ve sol gruplar da katılarak destek verdiler. Özellikle Alman emekçilerin ve gençliğin katılımı dikkat çekiciydi. TKİP taraftarları Kürtçe “Kahrolsun sömürgecilik! Özgürlük, eşitlik, gönüllü birlik!” pankartı ve parti bayrakları taşıdılar. Ayrıca Bir-Kar ve RJ’liler (Revolutionärer Jugendbund - Avrupa DGB) de bayraklarıyla yürüdüler.
“Kuzey Suriye’de Türk devletinin saldırı savaşına karşı-Rojava ile dayanışmaya!” çağrısıyla örgütlenen yürüyüşte, “Rojava ile dayanışmaya! AKP rejimi ile anlaşma durdurulsun!”, “Gerçek düşman kendi ülkemizde!”, “Dayanışma direnmedir! Tüm dünyada faşizme karşı savaş!” şiarlarının yer aldığı pankartlar taşındı. Coşkunun eksik olmadığı yürüyüş boyunca, sık sık “Bijî berxwedana Rojava!”, “Yaşasın enternasyonal dayanışma!”, “Terörist Erdoğan!”, “Kürdistan faşizme mezar olacak!”, “Faşizme karşı omuz omuza!” vb. sloganlar atıldı. Ebertplatz’taki yürüyüş kolu PKK lehine slogan atılması üzerine sık sık polis tarafından durduruldu. Polis ayrıca Öcalan ile ilgili bayrak taşıyan bir kişi ile PKK lehine slogan atan birkaç kişi hakkında dava açmak üzere kimlik bilgilerini aldı.
Her iki koldan uzunca süren yürüyüşlerin ardından kitle Hohenzollernring alanında birleşti. Friesenplatz meydanında yapılan mitingdeki konuşmalarda ise bugün tüm dünyada Rojava’yı savunan ve batı dünyasını suçlayan yüzbinlerce insanın sokaklarda olduğu, Almanya’nın bir despotun yanında yer aldığı belirtildi. Sokaklara akan kitlelerin, insanlar özgür ve huzur içinde yaşayabilsin diye barış ve demokrasi için mücadele ettiği vurgulandı. Türkiye’ye sadece silah ambargosu değil, hava sahasında uçuş yasağı konulması gerektiği ifade edildi. Bir CDU milletvekilinin konuşturulması ise özellikle gençlik tarafından protesto edildi.
Alman devleti ve basını tarafından katılımı düşürmeye yönelik girişimlere ve yoğun yağmura rağmen 15 bin civarında insanın katıldığı gösteri, mitingin ardından olaysız sona erdi. Alman basınında ise bu kez “Kürtler ne kadar da barışçı imiş” vb. gibi haberler dolaşmaya başladı.
Kızıl Bayrak / Köln