Daha önce polis tarafından katledilen Adama Traoré'nin kuzeni Mahamadou Fofana da Pazar günü polis takibi sırasında yaşamını yitirdi. Marly-le-Roi'deki bir motosiklet hırsızlığı ihbarıyla harekete geçen polislerin iddiasına göre Mahamadou'yu gözaltına almaya çalışırken Seine Nehri'ne atlaması sonucu boğuldu. Dün Mahamadou Fofana'nın ailesi, cenazeyi görmek için Garches hastanesindeydi. Polis ilk başta hastaneye girişi ve cenazeyi görmelerini engellemeye çalıştı. Hastane yönetiminden izin almalarına rağmen polisin engelleme çabası ısrarlı duruşla aşıldı. Aile morga giderek Fofana'nın cesedini görebildi.
Aile adına Adama Traoré için adalet kampanyasını da yürüten kuzen Assa Traoré, polisin sebep olduğu cinayetle ilgili basına açıklama yaptı. Assa Traoré “polisin olayı anlatış şeklinin birkaç kez değiştiği”ne dikkat çekti. Kendisini köprüden attığı, başka bir hikayede yüzdüğü ve yorulduğu bir başka hikayedeyse suyun içinde bilinçsiz olduğu anlatıldığı için, Traoré ailesinin polisin çelişkili açıklamalarına güvenmediğini söyledi. “Bugün görebildiğimiz şey, acımasızca dövüldüğü, kafasından sert bir şekilde vurulduğu. Kafatası deforme olmuş. Soru şu ki, vuruldu ve suya mı itildi?” diyen Assa Traoré, boğulma açıklamasının bu darp bulgularını gizlemek için kullanıldığını açıkladı.
Assa Traoré, olayın ilk açıklamasında Versaille savcısının Fofana için adli sicil kaydından bahsetmesini de eleştirerek “kurbanın ölümünü meşrulaştırmak için suçlu saymayı” amaçladığını söyledi. Savcının bu bilgiyi kullandığı için bu soruşturma ve davadan çıkarılmasını talep etti.
“Bilinç kaybına neden olan herhangi bir darbe aldı mı?”, “Düştü mü yoksa Seine nehrine mi itildi?”
Bu sorulara net yanıtlar verilmesi gerektiğini ifade eden Assa, bu durumda “kasıtlı cinayet” şüphesinin var olduğunu söyledi. Traoré ailesinin avukatı Yassine Bouzrou da aynı değerlendirmeye dayanarak savcılığı suç duyurusunda bulunacak.
Assa Traoré, sadece kuzeni için değil tüm beyaz olmayan ve polis şiddetine maruz kalanlar için, işçi sınıfı mahallelerindeki polis cinayetlerinin görünür olması için adalet mücadelesine devam edeceklerini vurgulayarak açıklamayı bitirdi.
Kızıl Bayrak / Paris