Theodorakis: Kızıl bayrak altındaki mücadelemiz hayatlarımızın en kutsal dönemidir

Theodorakis, anti-komünist uygulamalara karşı 2017 yılında yaptığı açıklamada “Kızıl bayrak altındaki mücadelemiz, halkımızı özgür, bağımsız ve mutlu etmek için tek amacımız olan hayatlarımızın en kutsal dönemidir.” demişti.

  • Haber
  • |
  • Basın derleme
  • |
  • 02 Eylül 2021
  • 19:56

“En güzel ve güçlü yıllarını Yunanistan Komünist Partisi saflarında yaşadığını” söyleyen büyük besteci Theodorakis, bugün aramızdan ayrılırken, insanlığa sadece eserlerini değil, komünist kimliğini de miras bıraktı.

Anti-komünist yalanlara karşı her zaman büyük bir kararlılıkla karşı duran Theodorakis, hafızalara kazınan “Neden Stalin’e ve komünizme saldırıldığını biliyorum. Çünkü o onların sevgili Führerleri Adolf Hitler’i alt etti” sözlerinin de sahibiydi.

2017 yılında Atina’nın günlük gazetesi ‘‘Ta Nea’’ya sert bir mektup yazarak Avrupa Birliği ve Estonya hükümetinin anti-komünist uygulamaları üzerine açıklamalarda bulunan Theodorakis’in o sözlerini aramızdan ayrılışının ardından bir kez daha hatırlatıyoruz:

“Ve bugün sizin hatırlamak istedikleriniz yalnızca onun suçları... Ona dair duymadığım tek şey onun sabah kahvaltısında haşlanmış insan eti yediği oldu. Ona, Stalin’e, Stalingrad, Moskova, Leningrad ve Berlin’de zaferler kazanmış Kızıl Ordu’nun mareşaline dair söyleyecek başka sözünüz yok mu? Stalin ve Kızıl Ordu yetişmeseydi bugün bizim elimizde ne kalırdı? Bunu hiç düşündünüz mü? Hitler’i dünyayı binlerce Auschwitz’lerle doldurmasına kim engel olacaktı? Yunanistan’ı toplama kamplarıyla dolu bir şekilde hayal edebiliyor musun? Orada, Avrupa’da ve özellikle ırkçı devletlerde neden Stalin’e ve komünizme saldırıldığını biliyorum. Çünkü o onların sevgili Führerleri Adolf Hitler’i alt etti.’

‘Sourlas ve Vrettakos’unki gibi çetelerle komünistleri sinek gibi öldürüyordunuz; askeri mahkemelerle ve 16 bin kadar çoğu genç komünistin infaz edilmesiyle.. Genç kadınlar ve erkekler.. 100 bin Yunan komünist şehit edildiği Makronisos gibi ada hapishaneleriyle.. Binlerce kadın ve erkek komünistin en korkunç yöntemlerle işkence edildiği Güvenlik Polisi’nin insan mezbahalarıyla... Yani, biz hepimiz neydik? Suçlu mu mağdur mu? Ne için mücadele ettik? Yunanistan ve Yunan halkı için mücadele etmedik mi? Ulusal felaket getiren muhtıra ve troykalarda maskara olan ABD egemenliğini destekleyen yabancı işgalcilerin işbirlikçilerinden bahsetmiyoruz bile.

Ben inanıyorum ki kızgınlığımın sebebini çabucak anlayacaksınızdır; çünkü benim için olduğu kadar binlerce kişi için de, kızıl bayrak altındaki mücadelemiz, halkımızı özgür, bağımsız ve mutlu etmek için tek amacımız olan hayatlarımızın en kutsal dönemidir.”

soL / 02.09.21