“Hrant’ın sözü. Başına oturmaya cesaret edebilmem yıllar aldı. Dümdüz söylemeyi tercih edersek, kimi, neyi öldürdüğümüzün filmi bu. Ne anlatmaya çalışıyordu, bizi nereye çağırıyordu da duymak istemedik ya da davetini reddettik? Veya daha yumuşak ama daha derin ifade etmek istersek, ‘neyin kıymetini bilemedik’ filmi. Belgesel sinemaya katkı bakımından da iddiaları var.”

Ümit Kıvanç, hazırladığı “Hafıza Yetersiz” belgeselinin sunumunda yazıyor bunları. Belgeselde Hrant Dink’ten başka kimse konuşmuyor. Belgesel boyunca Hrant Dink “Yaşasın halkların kardeşliği!” şiarını hiç dillendirmiyor ama bu slogan belgeselin arka planı üzerinden izleyenin yüreğine işliyor.

Hrant Dink bir yazardan alıntı yaparak “Ana dil bir hak değildir. İnsanın karın gurultusu gibi bir şeydir. Yani onun bir parçasıdır, odur. Hak ise sonradan edinilen bir şey. Ben Kürtçeyi öğrenmeye çalışırken asıl olarak onu anlamaya çalışıyorum” diyor belgeselin bir bölümünde. Sık sık ben Türkiyeli bir Ermeniyim diyor. Türkü ötekileştirmediğini, Ermeniyi de ötekileştirmeye izin vermediğini sık sık söylüyor.

Hrant Dink’in her sözüne katılmayabiliriz, fakat yaşamıyla ve söyledikleriyle belgeseli izleyenlerde yürekten haykırma isteği yaratan “Yaşasın halkların kardeşliği!” sloganına katılmamak mümkün değil.

Belgeseli buradan da izleyebilirsiniz...

H. Ortakçı