Koca bir çınarın ardından!

Hayatın her alanında zorlu bir döneme giriyoruz. Böyle bir döneme sen ve senin gibi devrimci önderler yanıt olabilir ancak. Yokluğunu hep hissedeceğiz, seni sonsuz bir hasretle hep özleyeceğiz ama yolumuza da devam edeceğiz. Artık yeni Eylüller’i yaşamamalı, bu kez başarabilmeliyiz. Eylül bitti şimdi Ekim, şimdi umut zamanı!

  • Mücadele postası
  • |
  • Güncel
  • |
  • 04 Ekim 2020
  • 18:21
ikon

Sevgili Sinan,

Koca bir iki yıl yokluğunla geride kaldı. Sanki bir yerlerden gecenin bir yarısı çıkıp gelecekmişsin gibi düşünmekten kendimi alamıyorum. Geçen bu zaman diliminde seni hep yanımda taşıdım, elini bir an olsun bırakmadım.

Yokluğunda büyüdü çocuklarımız. Güney, Ewin, Aris, Kiwan ve adını buraya sığdıramayacaklarımın hepsi de bizim çocuklarımız. Hani “özel adam” diyordun ya Aris’e, dillenmiş şimdi, “yaşasın kızıl bayrak” diye slogan atıyor. Artık tedirginliğe gerek yok. Emanetin geleceğin neferlerini de yaratıyor ve yaratacak.

Günlerdir düşünüyorum, iki yılın ardından ne anlatabilirim diye... Tüm dünyada işçiler, emekçiler, ezilen milyonlar yine bir yıkımın içinden geçiyorlar. Bir tarafta davamızın haklılığı ve ona bağlılığımız, diğer taraftan işçi sınıfının hala da ayağa kalkamaması, örgütsüzlüğü, dağınıklığı... Ama biliyorum, karamsarlığa yer yok! Sen hep derdin ki, “her ne olursa olsun ayağa kalkmayı bilmek gerekir!” Evet ayaktayız, düşmeyeceğiz. Çünkü umudumuzu diri tutmak ve büyütmek için çok nedenimiz var.

Mezarın güzeli olur mu bilmiyorum ama seninki, sevgili yoldaşlarımızın tabiriyle “koca bir kaya”, tıpkı senin gibi! Senin gibi bir devrimciye yakışanını tasarlayıp yapmak için epey bir emek harcandı.

Yine bir Eylül ayı, yeri doldurulması zor kayıplarımızın yaşandığı bir ay. Seninle birlikte Ulucanlar’ı, Habip ve Ümit yoldaşları da andık. Sanırım biz eski kuşak devrimciler için Eylül hep hüzündür ve öyle de kalacak.

Ama Ekim öyle mi? Asla! Ekim sonbaharın içindeki bahardır, umuttur ve herşeyden de öte bir ön hazırlıktır. Kendi payıma bu hazırlığın tutuşturacağı ateşe bir odun taşıyabildiysem ne mutlu bana.

Hayatın her alanında zorlu bir döneme giriyoruz. Böyle bir döneme sen ve senin gibi devrimci önderler yanıt olabilir ancak. Yokluğunu hep hissedeceğiz, seni sonsuz bir hasretle hep özleyeceğiz ama yolumuza da devam edeceğiz. Artık yeni Eylüller’i yaşamamalı, bu kez başarabilmeliyiz.

Sen ışıklarlar içinde uyu güzel insan. Ben hasretimi resmedebilsem tuale sığmaz, şiirini yazabilsem kağıt yetmez.

Eylül bitti şimdi Ekim, şimdi umut zamanı!

Hoşçakal Sinan, hoşça kal yoldaşım!

Eşinden, can yoldaşından…