Afganistan’da 15 Ağustos 2021 itibariyle ikinci Taliban dönemine geçildi. Yaklaşık bir yıldır Doha’da Taliban ile ABD arasında barış görüşmeleri devam ediyordu. Amerika kendince bir geri çekilme takvimi belirlemiş, kukla hükümeti ise düştüğü yolsuzluk bataklığı ile halk nezdinde itibarını sıfırlamıştı. Amerika 20 yıl önce iktidardan indirdiği kendi beslemesi Taliban’ı yeniden sahneye çıkarmak için olur verdi. Eşref Gani’yi artık gözden çıkarmıştı.
ABD Başkanı Joe Biden, güvensizliğini belli etmemeye çalışarak, Afgan birliklerinin Taliban’dan sayıca daha fazla olduğunu ve ülke için mücadele etmeye istekli olmaları gerektiğini belirterek, “Kendileri için savaşmalılar, ulusları için savaşmalılar” diyordu. Bu vurgunun ardından Biden, Washington’un 20 yılda 1 trilyon dolardan fazla para harcadığını ve binlerce asker kaybettiğini hatırlatarak, çekilme kararından pişman olmadığını söyledi.
Taliban çekirge sürüsü gibi istila ediyordu dört bir yandan Afganistan’ı. Her gün bir şehir direnmeden teslim oluyordu. 300 bin asker ve polisten müteşekkil, hava gücü ve ağır silahları olan Afgan askeri çil yavrusu gibi dağılıyordu. Taliban başkent Kabil’in kapılarına dayanmıştı artık. Afganistan’ın 2014’ten beri seçilmiş Cumhurbaşkanı Gani, 14 Ağustos 2021 günü yayınladığı videolu bir mesajında “Cumhurbaşkanı olarak vatanı savunmaya devam edeceğim” açıklaması ile kamuoyuna ve halka ölümüne kadar direneceğini söylüyordu.
Ancak bunun böyle olmadığını gördük. Gani’nin kaçtığına dair ilk açıklama Rusya’nın Kabil Büyükelçiliği Sözcüsü Nikita İşçenko’dan geldi. İşçenko RIA ajansına yaptığı açıklamada, iddialarını görgü tanıklarına dayandırarak şöyle diyordu: “Rejimin yıkılmasını en iyi ifade eden şey, Gani’nin Afganistan’dan kaçış biçimi oldu. Para dolu dört araba; paranın bir diğer kısmını bir helikoptere doldurmaya çalıştılar ama hepsi sığmadı. Ve paranın bir kısmı pistte bırakıldı.”
Saray çevresi Rus açıklamasını duyunca şok yaşadı. Bu şoku, sonradan İngiliz yayın organı BBC’ye konuşan eski Afgan milletvekili Elay Erşad’ın açıklamalarından görebiliyoruz. Elay demecinde, Gani’nin Afgan başkanlık sarayından 15 Ağustos’ta “Savunma Bakanlığının toplantısına katılacağını söyleyerek” helikopterle ayrıldığını, ülkeyi terk ettiğini daha sonra öğrendiklerini söylüyordu. Gani’nin geri geleceğini düşünmediğini söyleyen Elay, Gani’nin “cesaretsiz” olduğunu belirtip, “Ama dönse onun gözlerinin içine bakarak ‘Ben bir kadın olarak burada kaldım ama sen kaçtın’ demek isterdim” diyor.
Afganistan Milli Savunma Bakanı General Bismillah Han Muhammedi ise, resmi Twitter hesabında paylaştığı mesajında yaşamış olduğu ağır hayal kırıklığı sonucu Cumhurbaşkanı Eşref Gani hakkında “ağır” ifadeler kullanıyordu. Muhammedi yaptığı paylaşımda, “Zengin adam (Eşref Gani) ve çetesine lanet olsun! Ellerimizi arkadan bağladılar ve ülkeyi sattılar” diyordu.
Gani’nin Özbekistan’a mı yoksa Tacikistan’a mı sığındığı söylentileri devam ederken, Tacikistan Dışişleri Bakanlığı, Gani’nin uçağının Tacikistan hava sahasına girmediğini ve ülke topraklarına inmediğini açıkladı. Bu açıklamanın ardından Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) Dışişleri Bakanlığı Gani ve ailesinin ülkeye sığındığını açıkladı. Netice itibariyle devrik KAÇAK bulunmuştu.
Kukla Afgan hükümetinin koruyucu ve kollayıcısı ABD ve onun Başkanı Biden 20 yıllık süreçte işledikleri onca insanlık suçunun üzerini örterek topu pişkince Afganlıların üzerine atıyor. Afganistan’da Taliban’ın ülkeyi işgal etmesine seyirci kalmakla eleştirilen ABD Başkanı Joe Biden, “Afgan liderler ülkeden kaçtı, ordu savaşmayı denemedi bile” dedi. Biden, “Amerikan birlikleri, Afgan güçlerinin kendileri için savaşmaya istekli olmadığı bir savaşta savaşamaz ve ölmemelidir” demeyi de ihmal etmedi.
İki bin beş yüz kilometre uzaklıktan gelip bir 20 yıl işgal ve talan edeceksin. Birkaç bin askerine karşılık 200 bin sivilin hayatına mal olacaksın. Kendin taşıyıp getirdiğin Karzai, Gani gibi hırsız korkaklar ile yolsuzluğa meyilli hırsız şebekelerinden oluşan kukla hükümetler kuracak, halkın çanına ot tıkayacaksın. 20 yıl öncesinde işine gelmediği için kızağa çektiğin ve el altından beslediğin özbeöz çocuğun olan İslamcı gerici Taliban’ı yeniden Afgan halkının başına bela edip kaçıp gideceksin!
Taliban iktidarının kadınlar, kız çocukları ve yoksul halk için bir zulüm olacağını biliyoruz. İlk iktidar döneminde, 6 yıl içerisinde yaptıkları hafızamızda tüm canlılığını koruyor. O iktidar da sonrası da ABD’nin eseridir. Taliban’ın türemesi ve Afganistan’ın yıkımı NATO üyesi gerici emperyalist devletlerin eseridir. Dökülen kandan beslenen bu kan emici karanlık güçler Afganistan’da insanlığa karşı işlenen onlarca suçun hesabını eninde sonunda vereceklerdir.
Afgan halkları yine karanlık bir girdaba girdiler. Adeta bir dejavu yaşıyorlar. Onlar iyi biliyor Taliban’ın nasıl bir cinayet şebekesi, nasıl bir gerici güç olduğunu. Bedeli ağır olacaktır halklar için ama bu tarihsel süreçte emperyalist güçlerin ve onların yerli uşaklarının nasıl da alçak birer halk düşmanı oldukları bir kez daha açığa çıktı.
ABD kuklası Karzai ve Gani iktidarları yirmi yıldır Taliban korkusu ve kontrollü savaş üzerinden gelen her türlü yardımı iç ederek, bir yolsuzluk ekonomisi yarattılar. İnsanları baskılayarak umutsuzluğa sürüklediler. Halkın tepkilerini şiddetle, baskıyla kontrol altına alan kukla Gani ve hırsızlık çetesi kendi saltanatlarını kurdular. Öyle çürüdüler ki 300 bin kişilik askeri güç ellerinde olduğu halde tek bir kurşun atmadan, ülkeyi 75 bin kişilik Talibana teslim edip kaçtılar. ABD yeniden atı değiştirerek bir manevra alanı açtı kendisine, hem de Afganlıları suçlayarak, onca suçun üzerini örterek... Ancak bu suçların zaman aşımına uğramadığını iyi biliyorlar.
Tüm dünyada işçi ve emekçilerin Afgan halkının yanında olması, dayanışma göstermesi her zamankinden daha yakıcı bir hal almıştır. Afgan kadınların, gençlerin, çocukların sesine kulak vermek bir görevdir.
M. İmran