Mart ayında Japonya’nın Naka şehrindeki Renesas Electronics'in çip fabrikasında bir yangın meydana gelmişti. Söz konusu şirket, Toyota, Nissan, Honda ve diğer birçok otomobil firmasına çip tedarik ediyor. Aradan 6 ay geçmesine rağmen yangının sonuçları hakkında henüz detaylı bir bilgi edinilebilmiş değil. Ancak çip krizi tüm hızıyla devam ediyor. Bazı medya kuruluşları ve otomotiv kapitalistleri çip krizinin yangından ziyade pandemide elektronik eşyalara artan talepten ve çip fabrikalarında yaşanan pandemi duruşlarından kaynaklı yaşandığını iddia ediyorlar. Yanı sıra bu sürecin 2022 yılının ortalarına kadar devam edeceğini dile getiriyorlar.
Sonuç olarak çip krizinden kaynaklı gündemde olan tek şey, otomotiv sektöründeki kapitalistlerinin 2021 yılında kârdan zarar ettikleri, üretilen araçlarda sayıların düştüğüdür. Ancak otomotiv sektöründe çalışan binlerce işçi gündemde değildir. Otomotiv işçisi, tam aksine, çip krizinin sonuçlarını çalışma yaşamında fazlası ile hissediyor ve görüyor.
Toyota, Tesla, Fiat, General Motors, Tofaş EGEA, Renault, Ford, Honda, Mercedes Benz (Daimler) gibi tekeller şimdiye kadar çip krizini doğrudan yaşadılar. Tabii ana otomotiv sanayinin yanında bu firmalara iş yapan yüzlerce yan sanayi fabrikası da çip krizinden payına düşeni alıyor.
Sınıfımız açısından bakılırsa faturanın yine işçiye kesildiği görülecektir. Çip krizinde olan, bir kez daha otomotiv sanayisindeki işçilere oluyor. Art arda yaşanan üretim duruşları, ara vermeler otomotiv işçisini doğrudan etkiliyor. Binlerce işçinin yıllık izinleri zorunlu olarak kullandırılıyor. Vardiya ve üretimde işçi sayısı azaltılıyor. Yıllık izni olmayan işçiler borçlandırılıyor vb. Bunlar şimdiye kadar otomotiv işçinin yaşadığı ilk kayıplar.
Çip krizi göstermiştir ki yaşanan aslında kapitalizmin daha fazla üretim ve daha fazla kâr mantığının bir krizidir. İnsanlığın ihtiyacı için değil, bir avuç kapitalistin daha çok kâr elde etmesi anlayışına dayalı bir sistem döne döne böylesi krizler üretmeye devam edecektir. Bugün bunun adı "çip krizi" olur, yarın başka bir kriz çıkar. Ancak bu krizlerden sınıfımız adına kayıplar yaşamadan çıkmak, haklarımıza sıkı sıkıya sarılmaktan geçer. Bunun başarılabilmesi için de örgütlü bir işçi sınıfı şarttır. Çip krizinin yatacağı yeni yıkım ve hak gasplarına karşı şimdiden hazırlanmak gerekmektedir.
B. Ufuk