Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius yılın başından buyana yaptığı açıklamalarda, “Almanya’nın nükleer güç Rusya ile doğrudan bir savaşa hazırlanması gerektiği” nakaratını tekrarlayıp duruyor. Histerik açıklamalar yapan Pistorius, “Önümüzdeki üç-beş yılı silahlanmaya ve Almanya’yı yeniden ‘savaşa hazır’ hale getirmek için yoğun bir şekilde kullanmalıyız” diyor.
SPD'li savaş bakanı Pistorius göre, “Avrupa'da savaş olabileceği düşüncesine alışmak ve ona göre hazırlık yapmak” gerekiyor.
***
Almanya Savunma Bakanlığı “Bundeswehr’in (Alman ordusu) geleceği nasıl olmalı” adlı 34 sayfalık bir rapor yayınladı.
Raporda savaş kundakçısı Pistorius, “savaşa hazır bir Bundeswehr istediğini” söylüyor ve “bunun neden gerekli olduğunu” militarist zihniyetine göre gerekçelendiriyor.
Bundeswehr’in “savaşa hazır” hale getirilmesi için oluşturulan “Proje Grubu”, savaş aygıtının nasıl yeniden düzenlenebileceğine dair ilk önerilerini sundu.
Konuyu masaya yatıran proje grubu, "Geleceğin Bundeswehr'i" başlığı altında sıraladığı temel önerileri savaş bakanına sundu. Ana başlık şöyle formüle edilmiş: "Caydırabilmek için savaşa hazır olun!"
Yeni siber güç
Basına sunulan belgede, Bundeswehr'in "savaş yeteneği gereksinimlerini” karşılamak için ne yapılması gerektiğine dair bir dizi öneri sıralanıyor.
İlk önerilerden biri, “silahlı kuvvetlerin rolü güçlendirilmelidir.” Bu söylemi herhangi bir ülkede duyabileceğimiz için önemsemeyebiliriz. Ancak söz konusu olan iki dünya savaşını başlatan Alman sermayesinin vurucu gücü Bundeswehr olunca, daha çok önem atfetmek gerekiyor.
Devamında, “Gelecekte silahlı kuvvetlerin ordu, hava kuvvetleri ve donanmaya ek olarak dördüncü bir kolunun, yani ‘siber ve bilgi alanının’ olması gerektiği” vurgulanıyor ve “Almanya çeşitli aktörlerin hibrit saldırılarına maruz kaldığında, Bundeswehr bu saldırılara daha etkili tepki verebilmelidir” deniliyor.
Tüm operasyonların merkezi kontrolü
Gelecekte "Bundeswehr'in operasyonel komuta komutunun tek bir merkezden" yönetileceği belirtiliyor. Bu, Bundeswehr'in yurtiçi ve yurtdışındaki tüm operasyonlarının tek merkezden kontrol edileceği anlamına geliyor.
Raporun “Merkezi önlemler ve mesajlar” başlıklı bölümünde ise şunlar söyleniyor:
“Bundeswehr bir bütün olarak acil durumlarda acil hareket kabiliyetine sahip olmalıdır. Güç her zaman tehditlere karşı hazırlıklı olmalıdır.”
Mevcut askeri raporun arka planı dikkate alındığında bu açıklamalar, emperyalist saldırganlık ve savaş bağlamında önem taşıyor. “Savunma Komiseri” Eva Högel, ilerlemenin "yönetilebilir" olduğunu söylüyor, ancak “zorunlu askerlik yönetilebilirliğin olmazsa olmazı” görüşünü de ortaya atıyor.
“Proje Grubu”nun önerileri arasında "Personel yetiştirme yeteneğini kontrol etmek için" bir koordinasyon ofisinin oluşturulması da var. Bu ofis, “acil durumlarda” zorunlu çağrıları kolaylıkla uygulayabilecek şekilde konumlandırılacak.
İsveç modeli
Pistorius, zorunlu askerlik hizmetinin yeniden başlatılması halinde İsveç modelini takip etmek istediklerini söylüyor.
İsveç modeli, tüm genç kadın ve erkeklerin zorunlu şekilde askere alınabilmesine imkan tanıyor.
Önümüzdeki süreçte savaş bakanı Pistorius’un Proje Grubu Bundeswehr’i savaşa hazır hale getirmek için, alıştıra alıştıra yeni önerilerle gündemde olmaya devam edecek.
***
Bir savaş ve iç savaş örgütü olan NATO’nun kuruluşunun 75. yıldönümünde Alman savaş bakanı Pistorius ve onu güden gücün Bundeswehr’i “savaşa hazır” hale getirmek için harcadığı mesaiye bakıldığında, Berlin’i militarist bir histerinin kasıp kavurduğu izlenimi veren bir tablo görülüyor.
Bu hazırlıkların bir parçası olarak, 5 bin muharip Alman askerinin Litvanya’da kalıcı olarak konuşlandırılması için hazırlık yapılırken, ilk öncü müfrezenin şimdiden Litvanya’ya gönderildiği bildirildi.
Almanya, “Geleceğin Bundeswehr’i” belgesi ile Rusya’yı bir kez daha “baş düşman” olarak ilan ediyor.
“Rusya gibi devletlerin uluslararası hukuk düzenini ayaklar altına alan saldırılarına kararlılıkla karşı çıkmak için, Bundeswehr savaşa hazır hale gelmeli” denilerek, savaş kışkırtıcılığına toplumsal destek devşirmeye çalışıyorlar. Oysa Rusya’ya Ukrayna üzerinden savaş ilan eden kendileridir.
İki dünya savaşında insanlığa karşı ağır suçlar işleyen Alman sermayesinin vurucu gücü Bundeswehr, bir kez daha uğursuz rolünü oynamak için yeniden tahkim ediliyor.