DİSK/Tekstil üyesi Greif işçilerinin fabrika işgali 4. gününe giriyor. İşgal ve direniş tüm kararlılığıyla devam ederken, Greif işçilerinin dostları ve düşmanları da bir bir hizalanıyor. Bugün (13 Şubat Perşembe) DİSK'in 47.yıldönümü vesilesiyle düzenlenen etkinlikte ortaya çıkan manzara, sınıf mücadelesinin gireceği çetin yolda öğreticidir. Greif işçileri, salonun baş köşesinde onur konuğu olması gerekirken, Sarıgül gibi işçi sınıfının tescilli bir düşmanı salonda saygıyla ağırlanmıştır.
Bu, DİSK adına utançtır. DİSK yöneticileri, Sarıgül'ü baş tacı ederken taşerona karşı isyan eden Greif işçilerini bir kere bile ziyaret etmemişlerdir. Bir kere olsun derdine ortak olmamışlardır. Taşeroncu belediye başkanını, en ön koltukta ağırlayanlar, işçi sınıfının mücadelesinde barikatın karşı tarafında bilinçli olarak ilerlemektedirler.
DİSK'in etkinliğinde konuşan sendika yöneticileri, Denizler'den, Mahir'lerden bahsederken bir kere olsun işgalci Greif işçilerini selamlamamışlardır. Her sendika toplantısında, geçmişin büyük mücadelelerini örnek gösterenler, 15-16 Haziran'ları anlatanlar, 1 milyon işçinin yaka silktiği taşeron belasına karşı isyan eden Greif işçilerini göz ardı etmektedirler. Sınıf mücadelesi, büyük ve süslü sözlerin arkasına saklanarak verilmez, direnişin tam ortasında, Greif işçilerinin yanında, Dudullu'da, Hadımköy'de verilir!
Greif işçisi, derdini anlatmak derdinde!
“Madem DİSK işgale gelmiyor, biz onlara gideriz, derdimizi anlatırız” diyen Greif işçileri, DİSK'in 47.yıldönümü etkinliğine katıldılar. Salona, sloganlarla giriş yapan işçiler, salonun sağında ayakta pankartlarını açarak etkinliği takip ettiler.
Kani Beko'nun konuşması esnasında Devrimci İşçi Hareketi üyeleri, sahneye çıkıp pankart açarak Genel-İş avukatı Taylan Tanay'ın cezaevi sürecinde işten atılmasını protesto ettiler. DİSK önlüklü görevlilerin yer yer fiziki müdahale ettiği DİH üyeleri sahnede oturma eylemi yaptılar. DİH üyelerinin, sahneden inmemesi ve gerginliğin artması üzerine etkinlik iptal oldu. DİH’in kendi gündemini Greif işgali gündeminin önüne taşıyarak Greif işçilerinin mücadelesini kendi tutumuna fiilen yedeklemeye çalışması olumsuz bir davranıştı.
Bir süre işgalci Greif işçileri de sahneye çıkıp, “Yaşasın direnişimiz/DİSK Tekstil üyesi Greif işçileri” pankartını açtılar. Ardından salonun sağına geçen işçiler slogan attılar. “Yaşasın onurlu mücadelemiz, işgal-grev-direniş, bu daha başlangıç mücadeleye devam” sloganlarına salondan katılanlar oldu. Salonda arbede devam ederken, sahnedeki mikrofondan yapılan bazı konuşmalar, gerilimin artmasına neden oldu. DİSK görevlilerinin “inadına sendika, inadına DİSK” sloganını atması ve salona da bu yönde çağrı yapması tam bunun örneklerinden biridir. Eleştirimiz, sloganın içerdiği anlama değil, sloganın işçilere karşı atılmasıdır. Bu akıl tutulması, işgalci işçileri DİSK karşıtıymış gibi gösteremeye çalışan bir anlayışın üründür. Hayır! Greif işçilerinin yüzlerce kez belirttiği gibi DİSK Tekstil ve DİSK, mücadeleye çağrılmıştır. İşçilerin “sendika işçine sahip çık”, “işçiler burada sendika nerede” sloganlarında cisimleşen anlayış, mücadelenin geniş bir birliktelikle ilerlemesine yönelik bir tutumdur.
Bunun yanında DİSK görevlilerinin, salonda mikrofonla “işçileri yönlendirenler var” demesi hangi izaha sığar? Kim bu yönlendirenler, haydi açıklayın. Mikrofonda üstü kapalı iddialarınızı -eğer arkasında durabiliyorsanız- daha yüksek sesle söyleyin. Hiç kimse Greif işçilerinin iradesini ve kararlılığını küçümsemesin. Hiç kimse devrimcilerle işçileri karşı karşıya getirmeye soyunmasın. Greif işçileri dostu da düşmanı da tanımaktadır. Sarıgül'ü onur konuğu yapanlarla, işgalle dayanışmayı yükseltenler arasında elbet farkı kavramaktadırlar.
İşçiler soruyor: DİSK işgalin yanında mı, karşısında mı?
İşçiler, işgalin 2.günü DİSK genel merkezini ziyaretinden beri bu soruyu soruyorlar. DİSK nerede? DİSK neden Hadımköy'de fabrikaya gelmiyor? Greif işçilerinin en üst örgütü DİSK’in, taşerona karşı yapılan işgalde takındığı tutum ibretliktir. DİSK neden vardır? DİSK'in mücadele tarihi, 15-16 Haziran'lar Şişli'de kapalı bir toplantıda mazi olsun diye mi olmuştur. O büyük mücadele mirasının bayrağı Greif işçilerinin işgalindedir şimdi. DİSK'i DİSK yapan tüm değerler, sokakta, fabrikalarda, alanlarda kazanılmışken işgale yönelik bir destek metni bile yazılmamıştır.
Greif işgaliyle dayanışmayı yükseltelim, DİSK göreve!
Burjuva sınıfına karşı göğüs göğüse verilen bu mücadelede tüm mücadeleci işçi örgütleri safını belirlemek zorundalar. Üretim yapan bir fabrika işgal edilmiştir. İşgal fabrikasına adım atıldığında fabrika bahçesindeki metrelerce uzunluğundaki sipariş çuvallar tüm durumu özetlemektedir. Fabrika işçilerin kontrolündedir. Bu işgal, 44 taşeronun saltanat sürdüğü bir fabrikada gerçekleşmiştir. İşçilerin baş talebi, taşeronun süpürülmesidir. 44 tane taşeronu fabrikadan kovan ve fabrikayı kontrol eden işçilerin zaferi, taşerona karşı mücadele eden tüm işçilerin başarısı olacaktır.
DİSK yöneticileri, kendine düşen sorumluluğu bir an önce kavramalı, olanaklarını seferber etmeli, direnişin başarıya ulaşması için en geniş dayanışmayı örgütlemedir.
gercekgazetesi.net / 14.02.14