Üniversitelerde yüz yüze eğitimin başlamasıyla bir kez daha gün yüzüne çıkan barınma sorununa karşı pek çok ilde eylemler devam ediyor. Üniversitelilerin haklı talepleri ve mücadelesine çeşitli kesimlerden destekler de geliyor.
KESK Yürütme Kurulu, “barınamıyoruz” diyen öğrencilerin eylemlerine ilişkin yaptığı açıklamada “Barınma hem en temel ihtiyaç hem haktır! Öğrencilere yönelik baskılara son verilmeli, talepleri karşılanmalıdır” dedi.
Yazılı yapılan açıklamada barınmanın temel bir ihtiyaç olduğuna ve eylem yapanlara ilişkin sermaye iktidarı sözcülerinin saldırılarına değinilerek şunlar ifade edildi:
“Sorun apaçık ortadadır. Kredi ve Yurtlar Kurumu’na bağlı yurtların kapasitesinin yetersizliği, özel yurtların ve ev kiralarının pandemi ile birlikte fahiş oranlarda artması yüz binlerce üniversite öğrencisini en temel insani ihtiyaç ve hakkı olan barınma hakkının önüne kalın duvarlar örülmesini de beraberinde getirmiştir.
Yaşanan sorun pandemi nedeni ile üç dönem uzaktan eğitim verilen üniversitelerin yeniden açılması ile katmerleşmiştir. Üç yarıyıl boyunca sayıları artan öğrencilerin barınma ihtiyacına cevap verecek yeni yurtlar yapılmamıştır. Bırakalım yeni öğrenci yurdu yapmayı, basına da yansıyan bilgiler yılın başında 781 olan Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı yurt sayısının bugün 768’e indiğini göstermektedir.
Dolayısıyla yapılan her üç başvurudan birisinin geri çevrildiği, öğrencilerin seslerini duyurmak için parklarda, bahçelerde, banklarda sabahlamak zorunda bırakıldığı koşullarda ‘Dünyanın en modern, en rekabetçi otel zincirleriyle rekabet eder durumdayız’ gibi sözlerin hiçbir karşılığı yoktur.”
“Barınma herkesin talebidir”
Açıklamanın devamında “Öğrencilerin bugün daha yakıcı bir şekilde hissettiği yurt-barınma sorunu mevcut iktidarın emeğe, emekçi kesimlere yaklaşımından ve ideolojik-politik tercihlerinden bağımsız değildir” denilerek şu ifadelere yer verildi:
“En temel hakları olan barınma hakkı için mücadele eden öğrencilere ve onların haklı taleplerini sahiplenenlere yönelik nefret dilinin ve hedef göstermenin kaynağında yıllardır sürdürülen işte bu özel sermaye, tarikat-cemaat yanlısı ideolojik-politik tutum yatmaktadır.
Bir kez daha altını çiziyoruz. Barınma tıpkı yeme, içme gibi en temel ihtiyaçtır. Öğrencilere yönelik baskılara son verilmeli, talepleri karşılanmalıdır.
Öte yandan barınma-yurt talebi sadece çaresiz bırakılan üniversite öğrencilerinin ve ailelerinin değil, kamu kaynaklarının halk yararı için kullanılmasını, parasız, bilimsel, laik bir eğitim ve demokratik- özerk üniversite demokratik bir Türkiye isteyen herkesin talebidir.
KESK olarak bu taleplere sahip çıkmaya, en temel ihtiyacı ve hakları olan barınma hakkı için mücadele eden öğrencilerin yanında yer almaya devam edeceğiz.”