Esenyurt Kent Konseyi Gençlik Meclisi’nin sosyal medya üzerinden gerçekleştirdiği 1 Mayıs yayınına metal ve tekstil işkolunda çalışan işçiler katılarak, koronavirüs pandemisi başta olmak üzere, işçi sınıfının yaşadığı sorunlar üzerine konuştu.
Gençlik Meclisi’nden Polat Bozkurt’un moderatölüğünde, ilk olarak TOMİS üyesi metal işçisi Ömer Kocaman konuştu. Ömer Kocaman, fabrikalarda salgın başladığından beri herhangi bir önlemin alınmadığını, yalnızca göstermelik olarak denzenfektanlar konulduğunu söyledi. Ayrıca salgına rağmen zorla fazla mesailerin devam ettiğini, fabrikalarda iş güvenliğinin alınmadığını, işçi servislerinin hala kapasitelerinin üstünde işçi taşıdığını belirtti. İşçilerin durumdan şikayetçi olduklarında ise işten atılmakla, maaşlarını alamamakla tehdit edildiklerini anlattı. Salgın kapsamında işlerin ücretsiz izne zorlandığını, kısa çalışma ödeneği ve benzeri teşviklerden yeni işe başlayan işçilerin, sigortasız çalıştırılan işçilerin yararlanamadığını, bunun ciddi bir mağduriyet yarattığını, bütün bunlara karşı birlik olmak gerektiğini söyleyerek örgütlenme çağrısı yaptı. Son olarak tüm işçi ve emekçilerin 1 Mayıs’ını selamlayan Ömer Kocaman “ne zaman birlik olursak ne zaman sendikalaşır, bilinçlenir ve örgütlenirsek o zaman sömürülmeyeceğiz, patronların tarafından ezilmeyeceğiz” ifadelerini kullandı. Ayrıca sendikalara yalnızca kaydolmanın yetmeyeceğini, mücadelenin fiili olarak devam etmesi gerektiğini ifade etti.
Programın devamında ise Dev-Tekstil üyesi Ali Yusuf Gülseven yayına katıldı. Gülseven 1 Mayıs’ı selamlayarak salgın sürecinde çalışma koşullarını anlattı. 120 kişilik bir fabrikada çalıştığını, salgın başladığında işyerindeki diğer işçiler ile bir araya gelerek çalışmama haklarını kullanmak istediklerini anlattı. Tekstil sektöründe genel olarak kısa çalışma ödeneğinin söz konusu olduğunu ama bundan birçok işçinin yararlanamadığını anlattı. Ayrıca işçilerin, gerekli önlemlerin alınmadığı bant sisteminde doğrudan ölümle burun buruna çalıştığını anlattı. Bazı işyerlerinde işverenlerin salgın koşullarını kullanarak, farikalarda yatakhaneler kurduğunu, işçileri evlerine dahi göndermeden çalıştığını söyledi. Bütün bunlara karşı fabrikalarda, yaşamın her alanında örgütlenmek gerektiğini ifade etti. Ali Yusuf Gülseven son olarak birlikler, komiteler kurarsak sömürüye karşı gelebiliriz dedi.
Yayına son olarak tekstil işçisi Ali Rıza Gültekin katıldı. 1 Mayıs’ı selamlayan Gültekin, sermaye için tekstil sektörünün önemli olduğu ve bu yüzden işverenlerin, sermaye devletinin bu alana ekstra önem verdiğini anlattı.
“Şu anda tekstilde iş yok. Ben de işsizim. Virüs Çin’de ilk ortaya çıktığında zaten Türkiye tekstil sermayesi zayıflamıştı. Sevindiler. Tekstil Türkiye’ye kayacak, daha çok kar edeceğiz diye. Ancak Türkiye’de iş istedikleri gibi olmadı. Durma noktasına geldi. Nisan’da sektörün yüzde doksan durduğunu söylediler. Tekstil sektöründe 2-3 milyon arası çalışan var. Bunların yaklaşık 2 milyonu sigortasız, gündelik çalışıyor. Kısa çalışma ödeneği gibi birçok şeyden yararlanamıyorlar” diyerek birlik ve mücadele çağrısı yaptı. Yayın Grup Gerduni’nin gerçekleştirdiği dinleti ile sona erdi.
Kızıl Bayrak / İstanbul