“Güvenceli çalışmak ve emekli olmak hakkımız”

İSİG Meclisi yayınladığı rapor ile 2013-2019 yılları arasında, ‘emeklilik çağında çalışan’ en az 1925 işçinin iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiğini duyurdu.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 29 Haziran 2020
  • 18:47

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi “Mezarda emeklilik, EYT, BES, TES, düşük emekli maaşları, esnek/sigortasız çalışma, iş cinayetlerine karşı: Güvenceli çalışmak ve emekli olmak hakkımız” vurgusuyla emeklilik hakkı üzerine rapor hazırladı.

Mezarda emeklilik yasası ve ‘zorunlu BES’ uygulamasına dikkat çekilerek paylaşılan raporda “Güncel tartışma: Kıdem tazminatının kaldırılması ve esnek çalışmanın yaygınlaştırılması” denildi ve devamında şu ifadelere yer verildi:

“ ‘Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’ ve ‘Sosyal Koruma Kalkanı’ adıyla bir tartışma gündeme geldi. Burada iki husus dikkat çekiyor: Birincisi, yeni modelde kıdem tazminatını özünde ortadan kaldıracak bir düzenleme öngörülüyor. İkincisi, ‘25 yaş altı ve 50 yaş üzeri işçilerin istihdamı’nın belirli süreli iş sözleşmeleri vasıtasıyla tamamen esnekleştirilmesi isteniyor.”

“Yaşamak için çalışmıyoruz, çalışmak için yaşıyoruz adeta!”

Her işkoluna, mesleğe, cinsiyete ve her kişiye özgü emeklilik yaşının belirlenmesi gerektiğini savunan rapor şu ifadelerle devam etti:

“Türkiye’de 2013-2019 yılları arasında ‘emeklilik çağında çalışan’ en az 1925 işçi (50 yaş üstü ücretli) iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. 2013-14’te tüm ücretli iş cinayetlerinin yüzde 13-14’ünü 50 yaş üzeri işçiler oluştururken son yıllarda bu oran yüzde 19’a yükseldi. Yani bugün her ölen 5 işçiden 1’i emeklilik çağında çalışırken ölenler.

Yine 2013-2019 yılları arasında 50 yaş üzeri 926 çiftçi ve esnaf da çalışırken yaşamını yitirdi. Karşılıklı olarak istihdamın değiştiğinin de altını çizmeliyiz. Yani çiftçilik yapıp geçinemeyen ve işçi ordusuna katılanlar olduğu gibi emekli olduktan sonra geçinemeyip esnaflığa, çiftçiliğe başlayan işçilerin olması gibi."

İş cinayetlerinde yaşamını yitirenler konusunda “1713’ü 51-64 yaş aralığındayken 212’si ise 65 yaş ve üzerinde. 65 yaşının üzerinde bile çalışırken ölenler yani ‘yaşlı işçiler’, emeklilik çağında çalışan işçilerin yüzde 11’i gibi yüksek bir orana sahip” ifadelerinin yer aldığı raporda; “Emeklilik çağındaki işçi ölümleri en çok inşaat, taşımacılık, tarım, belediye/genel işler, ticaret/büro, madencilik, metal, gemi/tersane, konaklama, gıda, güvenlik, enerji, ağaç, kimya, tekstil ve cam işkollarında gerçekleşti. Salt 65 yaş ve üzeri yaşlı işçilere baktığımızda ise en çok ölüm tarım işkolunda” denildi.

Emeklilik çağında iş cinayetlerinde yaşamını yitirme nedenleri raporda “trafik/servis kazası, yüksekten düşme, kalp krizi ve ezilme/göçük” olarak sıralandı.

“Emeklilik hakkımız için mücadele edeceğiz”

Emeklilik hakkının ancak işçilerin mücadelesi ile kazanılabileceği vurgulanan raporda emeklilik konusundaki talepler ise şöyle sıralandı:

1- İşçilerin belli bir çalışma yılından sonra emekli olma hakları vardır. Emeklilik; işçilerin çalıştıkları işkoluna, mesleğe, cinsiyetlerine, kişisel sağlık durumlarına vb. göre belirlenmelidir. Emeklilik yaşı düşürülmelidir. Emekli aylığı bağlama oranları artırılmalıdır.

2- Emeklilikte yaşa takılma bir maliyet unsuru olarak ele alınamaz. Emeklilikte yaşa takılanların emekli olma hakları derhal tanınmalıdır.

3- Tabi bu noktada sigortasız çalıştırma yasaklanmalıdır. (Elbette ülkemizde sigortasız çalıştırma yasak ama kayıt dışılık da bilinen bir gerçek. Bu noktada denetimler artırılmalı ve patronlara uygulanan yaptırımlar ağırlaştırılmalıdır.)

4- Kıdem tazminatında kazanılmış bütün haklar korunmalıdır. Bütün işçilerin kıdem tazminatını almalarının önündeki engeller kaldırılmalıdır.

5- Her türlü esnek çalışma biçimi yasaklanmalıdır.