DİSK Genel Kurulu kürsüsü işçilere kapalı, sermaye partilerine açık

DİSK 16. Olağan Genel Kurulu, “Millet İttifakı”nı oluşturan tescilli sermaye partilerine sonuna kadar açılması ile dikkat çekti.

  • Haber
  • |
  • Sınıf
  • |
  • 14 Şubat 2020
  • 18:44

DİSK 16. Olağan Genel Kurulu 14 Şubat günü Haliç Kongre Merkezi’nde toplandı. Çoğu zaman işçilere, emekçilere, devrimcilere kapalı olan ve sendika bürokratlarının koltuk kavgalarına sahne olan Genel Kurul, bu kez “Millet İttifakı”nı oluşturan tescilli sermaye partilerine sonuna kadar açılması ile dikkat çekti.

Öyle ki, Genel Kurul’da DİSK Genel sekreteri Cafer Konca ve DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’nun konuşmalarının ardından söz ilk olarak “Millet İttifakı”nı oluşturan sermaye partilerine verildi. DİSK’in protokol sırasında boy gösteren ve açılış konuşmalarını yapanlar arasında faşist parti MHP artığı İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ahmet Andican, CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İBB başkanı Ekrem İmamoğlu yer aldı.

Tescilli sermaye partileri adına konuşma yapan Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Ahmet Andican demagojik söylemler eşliğinde “demokrasi” mavalları okudu. Kılıçdaroğlu Komünist Manifesto’nun finalinde yer alan “Bütün ülkelerin proleterleri, birleşin!” çağrısının içeriğini boşaltarak bütün “demokratları” birliğe çağırdı. İYİ Parti milletvekili ise Genel Kurul kürsüsünü seçim propagandasına malzeme yaptı. Toplantıya “ev sahibi” sıfatıyla davet edilen İBB başkanı Ekrem İmamoğlu sosyal demagoji eşliğinde işsizlikten, hak gasplarından bahsetti.

Bunların yanı sıra kürsüye çıkan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli de konuşmasında artan zamlara ve vergi yüküne değindi. “Şimdi de toplumu daha fazla borç girdabına sürükleyecek yasaları getiriyorlar” diyen Temelli “Bu zihniyetten hep birlikte kurtulmalıyız” sözleri ile konuşmasını tamamladı.

DİSK’in gerçek sahipleri işçi sınıfı ve emekçiler olması gerekirken, Genel Kurul’da sermaye temsilcilerinin “ev sahibi” ilan edilmesi, kürsüde ise ilk onlara söz verilmesi DİSK bürokrasisinin çizgisine ve sendikal anlayışına bir kez daha ayna tuttu.