Sendikamızın Ekim ayı GMYK toplantısı gerçekleşti. Trakya temsilciliğimize dönük gerçekleştirilen operasyon sonrasında gerçekleşen GMYK toplantısında sendika üye ve yöneticilerine dönük baskı ve tutuklamalarla birlikte, AKP iktidarının Suriye operasyonu, derinleşen kriz, hükümetin yeni saldırı politikaları ve bunun tekstil işçilerine yansımaları gibi konu başlıkları ele alındı. Ayrıca bu gündemlere ek olarak bir önceki GMYK’dan bu yana gerçekleştirilen faaliyetler değerlendirildi. Bu tartışmalar kapsamında aşağıdaki tespit ve değerlendirmelerin kamuoyu ile paylaşılması kararlaştırıldı.
Trakya temsilciliğimize dönük saldırı ve polis operasyonu
Trakya bölgesinden sınıf devrimcilerine yapılan operasyon kapsamında 17 kişinin gözaltına alınması ve 7’sinin tutuklanması ile sonuçlanan düzmece operasyon, esas olarak bölgedeki işçi sınıfının hak alma ve haklarını geliştirme mücadelesini hedefleyen bir saldırıdır. Bu saldırı dışarda izlenen savaş ve saldırı politikaları ile içeride uygulanan sosyal yıkım politikalarından bağımsız ele alınamaz. Son dönem içinde sendikamızın faaliyetini yoğunlaştırdığı ve Çerkezköy’de yeni bir temsilcilik açtığı Trakya çalışmamızın, bu tür bir saldırıya maruz kalması da şaşırtıcı da değildir. Sendikamız, Trakya temsilciliğimize gerçekleştirilen operasyonu Türkiye’de hak alma mücadelesi içerisinde olan diğer kurum ve kuruluşlara dönük saldırılardan, işçi ve emekçilere dönük hak gasplarından, başta örgütlenme hakkı olmak üzere demokratik hak ve özgürlüklerin ortadan kaldırmaya dönük toplam politikaların bir parçası saymaktadır. Sendikamız önümüzdeki dönem artarak devam edeceğini düşündüğümüz bu tür saldırılara karşı en iyi cevabı örgütlenme ve faaliyet kapasitesini daha da artırarak ve sermaye devletin demokratik hak ve özgürlüklere dönük saldırılarına daha cepheden karşı koyarak verecektir. GMYK’mız başta tekstil işçileri olmak üzere tüm işçi sınıfını, ilerici ve devrimci güçleri, sendikalar ve kitle örgütlerini bu tür saldırılara karşı daha aktif tutum almaya çağırmaktadır.
Suriye topraklarına operasyon ve savaş, saldırı politikaları
Sendikamız sermaye devletinin uluslararası yağma savaşından pay kapmak ve bu arada Kürt halkının Suriye topraklarındaki mevcut kazanımlarını ortadan kaldırmak hedefi güden askeri operasyonun tamamen karşısındadır. AKP hükümetinin kendini kurtarma istem gayesine dayandığı açık olan ve bin bir yalanla biz işçi emekçilere pazarlanmaya çalışılan bu girişimin Ortadoğu haklarına daha fazla ve kan ve gözyaşı getirmek dışında bir sonucu olmayacaktır. Tüm Ortadoğu halklarının kardeşçe ve barış içinde bir arada yaşamasının ancak ezilen halklar ve işçi sınıfının ortak mücadelesinin ürünü olarak gerçekleşebileceğine inanan sendikamız; işçi sınıfı ve emekçileri bu operasyonda dâhil olmak üzere Ortadoğu’ya yönelik her türlü savaş ve saldırganlık politikalarına karşı çıkmaya, Kürtler dâhil olmak üzere bütün ezilen halkların kendi kaderini tayin hakkına saygı göstermeye çağırmaktadır.
- Süre giden Kürt sorununu işçi sınıfı ve emekçileri bölmenin, şovenist politikalarla onun bilincini ve ortak mücadelesini sekteye uğratmanın bir aracı olarak kullanan sermaye çevrelerinin ve siyasal iktidarın operasyon vesilesiyle bu çabasına daha da hız verdiği görülmektedir. İşbirlikçi basının katkılarıyla sürdürülen bu bölücü, ırkçı, şovenist kampanyalarının geçmiş dönemlere göre daha başarısız ve etkisiz kaldığı fabrikalardan yansıyan somut gözlemler üzerinden görülebilmektedir. Önümüzdeki dönem boyunca çalışma yürütülen bütün alanlarda bu şovenist politikalarının karşısına işçilerin birliği halkların kardeşliği şiarını rehber edinerek çıkmak dönemin en başlıca görevlerinden biridir.
- Sermaye sınıfı ve AKP iktidarı kendi yayılmacı politikalarının ürünü olan savaşın tüm faturasını biz işçi emekçilerin sırtına yıkmayı hedeflemektedir. Savaş politikalarının ekonomik ve sosyal sonuçlarının döne döne işlenmesi diğer önemli bir görev alanı olarak önümüzde durmaktadır.
Ekonomik kriz ve asgari ücret tartışmaları
- Hükümet çevrelerinin tüm açıklamalarının aksine ekonomik kriz derinleşerek sürmektedir. Krizin faturasını işçi sınıfı ve emekçilerin sırtına bindirmeye yönelik politikaları aralıksız olarak sürdüren hükümetin açıkladığı yeni ekonomik program ve gündemde olan diğer saldırı başlıkları bunun en temel göstergesidir. Sendikamız kriz sürecinin başından itibaren gerek tek tek örgütlenme çabaları ile gerekse geniş sınıf kitlelerine dönük aydınlatma ve bilgilendirme çalışmaları krizin sonuçlarına karşı mücadeleyi büyütmeye çalışmaktadır. Önümüzdeki dönem ile ilgili olarak kullanılan araçların çeşitlendirilerek yaygınlaştırılması tek tek örgütlenme çabalarına da bu doğrultuda ağırlık verilmesi karar altına alınmıştır.
- Meclisin yeniden açılması ile birlikte gündeme gelen asgari ücret tartışmaları mevcut kriz koşullarında en önemli gündemlerden biri olarak öne çıkmaktadır. Milyonlarca işçiyi ilgilendiren asgari ücret süreci dönem boyunca özel bir çalışmaya konu edilecektir. Yaygın ve etkin bir bilgilendirme çalışmasının yanı sıra bu süreç boyunca tek tek işletmelere dayalı özel çalışmalarının ön plana alınması alınan kararlardan bir tanesidir. Aynı zamanda sendikamız asgari ücret döneminde sınıfın tabana dayalı talep ve istemlerinin sürece hakim kılınması için de imkânları ölçüsünde çaba gösterecektir.
- Yaklaşan ‘25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ toplantımızın diğer bir önemli başlığı olmuştur. Toplumun her dönem gündeminde bulunan ve bir türlü önüne geçilemeyen kadın cinayetlerinin yanı sıra işçi kadınların çalışma koşulları içinde karşı karşıya kaldıkları çok yönlü şiddet bu dönem faaliyetimizin temel gündemi olacak. Bu doğrultuda düzenlenen eylemlere sendikamız aktif olarak katılacak imkân olan temsilciliklerimiz bu konuda etkinlikler düzenleyecektir.
- Son olarak sendika yayınlarımız değerlendirilmiş, bültenin teknik ve içeriği daha işlevsel kullanılması için planlamalar yapılmıştır. Sosyal medya hesabının ve web adreslerinin güçlendirilmesi üzerinden tartışmalar yürüterek toplantı sonlandırılmıştır.
Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası Genişletilmiş Merkezi Yürütme Kurulu
20 Ekim 2019