TTK Amasra Müessese Müdürlüğü’nce görevlendirilen personel, Maden Mühendisleri Odası’ndan bağımsız gözlemci heyeti eşliğinde 14 Ekim 2022’de meydana gelen patlamayla madenci katliamı gerçekleşen maden sahasına girdi. Madeni bilirkişi keşfine hazırlamak amacıyla madene inen heyet, “Baraj Açma Raporu” isimli bir rapor hazırladı.

Mustafa Bildircin’in BirGün’de yer alan haberine göre, raporda, 16 Ekim 2022 tarihi itibarıyla kapalı olan barajların arkasına, “yangının daha çabuk sönümlenmesi” için 1 milyon metreküp azot basıldığı ancak yangının halen devam ettiği belirtildi. TTK teknik elemanları ile TMMOB gözlemci heyetinden oluşan ekip yeraltı ocağına inmeden yaklaşık 20 dakika önce madende şiddetli bir patlama yaşandığı tespit edildi. Ekibin 13 Mart ve 15 Mart’ta olmak üzere iki kere tespit çalışmaları yürüttüğü ve tespit çalışmaları arasındaki farkları değerlendirerek, “Ocakta yeni bir metan patlaması yaşandığı” kanaatine varıldığı bildirildi. Patlamanın tespit edilmesinin ardından yeni patlamalara yol açmamak için mevcut barajların kapatılmasına karar verildiği kaydedildi.

Raporda yer alan bilgilere göre, heyetin çalışmalarının ardından maden sahasındaki üç baraj, 15 Mart’ta saat 19.50’de tamamen kapatıldı. Raporda, maden sahasından alınan numune değerleri de paylaşıldı. Buna göre, yeraltı kömür yangını tam anlamıyla sönümlenmedi, soğuma tamamlanmadı. Barajların açılmasıyla içeri verilen oksijenin yangını daha da artırdığı vurgulandı.

Baraj Açma Raporu isimli çalışmada, “kömür damarlarının soğuması ve yeniden açılması sonrasında daha güvenli bir çalışma ortamının sağlanması amacıyla” su basılması gerektiğinin altı çizildi. Ocaktaki kömür yangınının -300 kotuna kadar 130 bin metreküp su basılarak söndürülmesi önerildi. Su basılmaz ise iki yıl sonunda dahi barajların yeniden açılması durumunda patlama riski yaşanacağı kayıt altına alındı.

Raporun bir bölümünde ise sosyal patlama “riskine” dikkat çekildi. Amasra Taşkömürü İşletmesi Müessesesi bünyesinde yer altında 452, yer üstünde ise 76 olmak üzere toplam 528 çalışanın olduğu belirtilerek, “Gelinen süreçte tüm bu çalışanlarımız psikolojik ve sosyal olarak olaylardan etkilenerek endişe ve geleceklerinden kaygı duymaktadırlar” ifadesi kullanıldı. Çalışanlara müessese bünyesinde kapalı alanlar dışında çalışabilecekleri yeni işyerleri verilmesi gerektiği kaydedilerek, “Yapılmazsa bu olay, çalışanlarımız arasında büyük bir huzursuzluğa ve sosyal bir patlamaya neden olabilir” değerlendirmesinde bulunuldu.