İzmir’de polis tarafından gözaltına alındıktan sonra kendisinden 2 gün haber alınamayan YDK üyesi Ceren Ağaç için Ankara’da basın toplantısı yapıldı.
Yeni Demokrat Kadın (YDK), İzmir’de 8 Mart çalışması yürütürken, 21 Şubat’ta polisler tarafından gözaltına alınan ardından ise kendisinden yaklaşık 2 gün boyunca haber alınamayan, bulunmasının ardından şiddete maruz kaldığı öğrenilen YDK üyesi Ceren Ağaç için basın açıklaması gerçekleştirdi. İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi’nde yapılan açıklamaya İHD yöneticileri ile kadın örgütlerinden temsilciler katıldı. Açıklama metnini YDK üyesi Yelda Öztürk okudu.
Kadına yönelik şiddetin yaşandığı, ekonomik krizin en katmerli halini ise kadınların ve LGBTİ+’ların yaşadığı bir süreçten geçerken, buna karşı mücadele edildiğini dile getiren Öztürk, bu kapsamda İzmir’de kadınları 8 Mart’ta alanlara çağıran arkadaşlarının polisler tarafından darp edilerek gözaltına alındığını kaydetti. Gözaltı sürecinde kadınlara psikolojik ve fiziksel şiddet uygulandığının altını çizen Öztürk, muayene sırasında ise darp raporu verilmediğini belirtti.
Gözaltında psikolojik ve fiziksel şiddet
Öztürk, gözaltında yaşananlara dair şunları aktardı:
“Gözaltı süreci içerisinde psikolojik şiddet ve fiziksel işkenceye uğramışlardır. Hastanede muayene sonrası darp raporu almak istediklerinde rapor verilmemiştir. Herhangi bir yasal izin söz konusu olmadan telefonları incelenmiş, dışarı ile haberleşmeleri engellenmiştir. Uzun bir süre kendileri ile iletişim kurulamamıştır. İki kadın arkadaşımız karakoldaki işlemlerden sonra serbest bırakılırken, 17 yaşındaki arkadaşımız Ceren Ağaç çocuk şubeye götürülmüştür. 18 yaşından küçük olması nedeniyle ailesi geldiğinde serbest bırakılacağı söylenmiş fakat aile ve polis işbirliğiyle avukatlara ve bizlere arkadaşımızın durumu hakkında bilgi verilmemiştir. Tüm çabalarımıza rağmen arkadaşımızın durumu hakkında bilgi edinmemiz engellenmiştir. Sürekli ve bilinçli olarak yaratılan bilgi kirliliği yüzünden aktivistimiz Ceren Ağaç'ın akıbeti belirsiz kalmıştır!”
“Ceren’e çıplak arama işkencesi yapıldı”
Baskı ve bilgi kirliliği karşısında kadın dayanışması sonucunda Ceren'e ulaştıklarını kaydeden Öztürk şunları ifade etti:
“Ulaştığımızda ailenin yönlendirmesiyle arkadaşımızın esirgeme yurduna yerleştirildiğini, burada Ceren'e çıplak arama işkencesi ve zorla banyo yaptırmak gibi insanlık onuruna aykırı suçlar işlendiğini, aile ve polis işbirliği ile aktivistimize 3 gün boyunca fiziki ve psikolojik çok boyutlu şiddet uygulandığını öğrendik! Arkadaşımıza uygulanan bu şiddet ataerkil sistemin tüm kadınlara uyguladığı baskının bir parçasıdır. Yaşamak isteyen kadınların, LGBTİ+'ların mücadelesini engelleme çabalarının en somut örneğidir! Fakat bizler kadın ve LGBTİ+ mücadelesiyle tüm bu baskı ve yıldırma politikalarının karşısında ‘Yaşasın kadın mücadelemiz! Yaşasın örgütlü mücadelemiz’ demeye ve sokakları meydanları öfkemizle doldurmaya devam ediyoruz! Tüm baskı ve engelleme çabalarına karşı kadın mücadelesini yükselterek arkadaşımız Ceren'i bulduğumuz gibi kaybettikleri, katlettikleri tüm kadın ve LGBTİ+’ların hesabını sormaya devam edeceğiz.”