Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul İl Örgütü, Beşiktaş Barbaros Meydanı’nda eylem gerçekleştirdi. Eylemde söz alan TİP Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Barış Atay konuşmasında faşist mafya şefi Sedat Peker’in ifşaatlarına değindi. Atay gündem her ne kadar Peker'in ifşaatlarıyla meşgul olsa da, Peker'in dile getirdiği gerçekleri yıllardır devrimcilerin, sosyalistlerin ifade ettiğini söyledi.
“Sedat Peker tanığınız değil, suç ortağınız”
Atay, 19 yıllık AKP iktidarı ve ortağı MHP'nin sağ siyasete dayandırarak oluşturdukları zihniyetin Peker'in açıklamalarıyla bir lağım patlaması dönüştüğünü vurguladı. Atay konuşmasının devamında şunları ifade etti:
“Bu lağımın patlamasından oluşacak kir ve kokudan rahatsız olmayan sadece bir kesim var: O da AKP-MHP faşist bloğu. İktidara buradan seslenmemiz gerekiyor. Duyduklarımız elbette yeni değil ama kendi içlerinden birinin bunları söylemesini şu açıdan çok önemsiyoruz: Siz bu ülkenin geleceği adına irade koymaya çalışanları kim oldukları belli olmayan gizli tanıkların tanıklarına dayandırılarak yıllarca hapishanelerde çürüttünüz. Şimdi beraber iş tuttuğunuz insanın tanıklığını kabul etmiyorsunuz. Biz, onu (Sedat Peker) tanık olarak değil sizin suç ortağınız olarak dinliyoruz.”
Tarihin en karanlık dönemi
Basın açıklamasını okuyan TİP üyesi Aslı Altınok, ülkenin “Saray Rejimi” adı altında tarihinin en karanlık döneminden geçtiğini söyledi. Altınok şunları ifade etti:
“Açlığın, yoksulluğun, işsizliğin, güvencesizliğin, sömürünün, yağma ve talanın, baskının, şiddetin, işkencenin, kadın cinayetlerinin, çocuk istismarının tırmanışa geçtiği AKP döneminde şimdi bir de gündemimizde iktidar-mafya-medya üçgeni yer alıyor.”
“İşçiler, kadınlar, gençler hep birlikte tuğlaları çekip duvarı yıkacaktır”
Altınok konuşmasının devamında şunları dile getirdi:
“Bizlerin uzun yıllardır işaret ettiği bu çürümüş mafya düzenine ilişkin gerçeklerin bu videolarla görünür olması haklılığımızı bir kez daha kanıtlamıştır. Ancak biz, bir mafya bozuntusunun sözlerine sırtımızı yaslayacak değiliz. Temiz toplumu kirli ağızlardan çıkan laflarla yaratmayacağız. Ülkeyi peşkeş çekenlerin, Saray bahçesinden halkı sülük gibi sömürenlerin, birbirlerine yolsuzluk, uyuşturucu kaçakçılığı, faili meçhul cinayetler gibi suç ve çıkar ortaklığıyla bağlanmış kirli öznelerin her biri suç duvarının tuğlalarını oluşturuyor. Suçlular ördükleri duvarın çok güçlü olduğunu sanıyor ama yanılıyorlar. Emekçiler, alın teriyle geçinen, bu ülkenin onurlu insanları, yaşamları çalınan kadınlar, gelecek hayalleri çalınan gençler hep birlikte tuğlaları çekip duvarı yıkacaktır.”
“Vaktimiz yok”
Altınok son olarak şunları ifade etti:
“Çete iktidarından, açlıktan, yoksulluktan kurtulmak için, sömürüye ve adaletsizliğe son vermek için, İstanbul Sözleşmesi’ni geri kazanmak için, kadınların yaşam hakkı, gençlerin gelecek hakkı için, Kanal İstanbul’u durdurmak için, İkizdere’yi, Salda’yı, Marmara Denizi’ni, Kazdağları’nı kurtarmak için vaktimiz yok. Kaybedecek tek bir günümüz dahi yok. Bu çete düzeniyle helalleşmeyeceğiz. Hesaplaşacağız. Suçluları yargılayacağız ve aydınlık yarınları, temiz bir geleceği öyle kuracağız.”