Taksim Dayanışması, bir basın toplantısı gerçekleştirerek, Gezi Davası süreci hakkında değerlendirmelerde bulundu. Mimarlar Odası’nda yapılan basın toplantısında gerçekleştirilen açıklamada Yargıtay tarafından bozulan Çarşı davası ile İstinaf Mahkemesi'nce bozulan Gezi Parkı davasının birleştirildiği, tek tutuklusu Osman Kavala olan Gezi Davası’nın Çarşı ve Gezi davalarının tekrar ayrılmasına karar verilerek yeniden görülecek olmasına tepki gösterildi.
“Gezi Direnişi yargılanamaz”
Açıklamada şunlar ifade edildi:
“Ama bugün, tüm dünyada kabul gören bu haklılığa rağmen, Taksim Dayanışması’ndan kent, demokrasi ve hukuk emekçisi arkadaşlarımız Mücella Yapıcı, Tayfun Kahraman ve Can Atalay’ın da aralarında yer aldığı itham edilenlerin şahsında, ülkemizin 80 kentinde Gezi’ye katılarak anayasal haklarını kullanan, demokrasiye güç vermiş milyonlarca yurttaşımız bir kez daha haksızca yargılanmak isteniyor. Daha önce iki kez aynı ithamlar karşısında haklılığı ispatlanan Mücella Yapıcı hakkında müebbet, Tayfun Kahraman ve Can Atalay hakkında onlarca yıl hapis talep ediliyor. 2017 yılından bu yana, somut hiçbir delil olmadığı halde siyasi bir tutsak olarak tutukluluğu devam eden Mehmet Osman Kavala hakkında müebbet isteniyor.”
Gezi direnişinin tüm renkleri ile unutturulmak istendiğine dikkat çekilen açıklamada şunlar ifade edildi:
“Bu akıl ve hukuk dışı dava derhal geri çekilmeli, kurgu ithamlarla yargılanmak istenen arkadaşlarımız hakkındaki iddialar düşürülmeli, somut hiçbir delil olmadığı halde siyasi bir tutsak olarak tutukluluğu devam eden Mehmet Osman Kavala derhal serbest bırakılmalıdır. Ülke tarihinde bir onur sayfası olarak yer alan Gezi Direnişi’ni, bu ülkenin geleceğine sahip çıkan demokrasi ve özgürlük çığlığını karalama çabasından artık vazgeçin.”
“Gezi’nin gerçek tarihine sahip çıkmaya çağırıyoruz”
Açıklamada son olarak Gezi’nin gerçek tarihine sahip çıkmaya çağrı yapılarak şunlar ifade edildi:
“2013’ün Haziran’ında Gezi Parkı’ndaki o rengarenk dayanışmacı anlayışı sahiplenen tüm yurttaşları, özgürlük ve demokrasi talebiyle ülkemizin geleceğine umut olan tüm kurumları, terör, darbe, dış güçlerin oyuncağı gibi asılsız ithamlarla lekelenmek istenen Gezi’nin gerçek tarihine sahip çıkmaya çağırıyoruz. Çünkü zeytinlerin, derelerin, doktorların, gazetecilerin, avukatların, öğrencilerin, akademisyenlerin, kadın hareketinin, LGBTİ+ların yanında hep birlikte kol kola girip baskılara karşı direnmeye devam etmenin yolu, kısacası demokrasinin yolu Gezi’nin gerçek tarihine sahip çıkmaktan geçiyor. Biliyor ve inanıyoruz ki: GEZİ eşitlik, özgürlük, adalet ve demokrasi için bu ülkenin sönmeyecek umududur. Umut yargılanamaz.”
Basın açıklamasının okunmasının ardından TMMOB Yönetim kurulu adına Emin Koramaz, KESK İstanbul Şubeler Platformu sözcüsü Mesut Mike, İstanbul Tabip Odası adına Nazmi Algan ve Taksim Dayanışması’ndan Mücella Yapıcı söz aldı.