Suruç Aileleri İnisiyatifi: Biz bitti demeden bitmez

Suruç Aileleri İnisiyatifi düzenlediği basın toplantısında "Biz bitti demeden bitmez" dedi.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 27 Ekim 2021
  • 15:45

Suruç Aileleri İnisiyatifi, Suruç Katliamı davasının tek kişiye ceza verilerek kapatılmasına dair basın toplantısı düzenledi. İHD İstanbul Şube binasında düzenlenen basın toplantısında “Biz bitti demeden bitmez” denildi.

İlk söz alan İHD İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri, "Daha önce ki katliam davalarında olduğu gibi bu davada da maalesef ki tatmin edici ve adalet İle sonuçlanan bir süreç işletilmedi" dedi. Katliamda ölümsüzleşen Çağdaş Aydın'ın, babası Feti Aydın, konuşmasında "Biz sözde mahkeme heyetini tehdit etmişiz, sözde mahkeme heyetini zorlamışız" ifadelerini kullandı. Katliamda ölümsüzleşen Uğur Özkan'ın babası Mehmet Özkan, ise davanın adalet sağlanmadan kapatılmasına tepki göstererek, “Bizim içimiz yanmış, evladımızı öldürmüşler başımıza asker yığıyorlar" dedi. Suruç'ta yaralanan Koray Türkay, katliamda iktidarın rolüne dikkat çekerek “Yangından mal kaçırırcasına bu dosyayı kapattı. Kendi inisiyatifinde olan bir şey olmadığını biz çok iyi biliyoruz. Yukarıdan gelen talimatla bu dosyanın bir an önce kapatılması yönündeydi" dedi. HDP İstanbul Eşbaşkanı Elif Bulut "Suruç katliamında kaybettiğimiz arkadaşlarımızın idealleri, düşleri ve istedikleri sadece orada ki arkadaşlara ait değildir biliyorsunuz hepimizin amaçları dolayısıyla katliamda kaybettiğimiz arkadaşlarımızın mücadelesi, ailelerimizin yürüttüğü mücadelede de hepimizin sorumluluğunda" dedi.

Bir eşik geçildi ama yargı süreci devam ediyor

Suruç davası avukatlarından Sezin Uçar şu ifadeleri kullandı:

"Biz de kamuoyu da biliyor. Bugün bu katliamdan sorumlun olan sadece Abdurrahman Alagöz ya da iddianamede adı geçen üç kişiyle sınırlı olmadığını, katliamla bağlantısı olan pek çok kamu görevlisinin ve pek çok IŞİD'linin de olduğunu biliyoruz. Mahkemeden bugüne kadar talep ettiğimiz Suruç katliamıyla ilgili tüm gerçeklerin açığa çıkartılması ve bütün faillerin yargılanabilmesiydi. Ama gerek katliam soruşturmasını yürüten savcılık makamı gerek Urfa 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi gerekse yaşam hakkı ihlali nedeniyle yaptığımız başvurularda kabul edilemez kararı veren Anayasa Mahkeme (AYM) katliam gereklerini görmezden geldiler ve katliam faillerinin yargılanmasının önüne geçtiler. Biz her duruşma bunları tartıştık.”

Kararın bir eşik olduğunu belirten Uçar yargı sürecinin takipçisi olmayı sürdüreceklerini ifade etti.