Milyonlarca işçi ve emekçinin yaşamını zorlaştıran sorunların başında astronomik ev kiraları geliyor. Açlık sınırının altında kalan bir gelirle yaşamaya mahkûm edilen işçi-emekçiler, gelirlerinin yarıdan fazlasını kira harcamalarına ayırmak zorunda kalıyor.

Ülkede yaşanan konut krizinin geldiği aşama raporlara da yansıyor. Nisan ayında yapılan araştırmalar ortalama kiraların 3 bin 746 TL olduğunu, büyük şehirlerde bu oranın çok daha yüksek olduğunu göstermişti. Aynı araştırmada Türkiye genelinde kiralara son bir yılda %95,5 oranında zam yapıldığını gösteriyor.

İşçi ve emekçilerin temel gündemlerinden birini oluşturan yüksek kiralar yer yer tepkilere de konu oluyor. ‘Cinnet’ geçiren kiracılar, kiraya zam yapan ev sahibini öldüren, evi yakan kiracıların yaşadığı olaylar son zamanlarda daha sık haberlere yansımaya başladı.

Tüm bunların sorumlusu olan AKP-MHP rejimi, sorunları çözmek bir yana, daha da ağırlaştıran yağma/talan düzenini sürdürüyor. Hal böyleyken Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, konut krizine “çözüm” diye yeni bir “müjde” verdi. Konut fiyatlarını ve kirayı düşürmek için adamın bulduğu “çözüm”, ofisleri konuta dönüştürmek. Kullanılmayan ofislerin konuta dönüştürüleceğini ve bunun 50 bin konut kazandıracağını açıklayan Murat Kurum Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

“Konut-kira fiyatlarını düşürmek için her adımı atıyoruz! İstanbul’da yaklaşık 1.5 milyon, ülke genelinde 4 milyon m² arz fazlası nedeniyle kiralanamayan ya da satılamayan ofis, konuta dönüştürülecek! Bu, 50 bin yeni konut demek! Yönetmeliğimiz yayımlandı. Hayırlı olsun.”

Sefalete mahkûm ettikleri milyonların öfkesinden duydukları korku Saray rejiminin şeflerinin paçalarını tutuşturmuş görünüyor. Temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamayan milyonlara her gün yeni bir sahte indirim vaadiyle geliyorlar. Ancak verilen her vaat yalan çıkıyor. Yani yalancıların mumu yatsıya kadar bile yanmıyor.

Birkaç gün önce AKP şefi Tayyip Erdoğan Tarım Kredi Kooperatif marketlerinde indirim olacağını vaat etmiş ancak bunun koca bir yalan olduğu ortaya çıkmıştı. Bu skandalın ardından sahneye sarayın Bakanı Murat Kurum yeni bir sahte vaatle kiraları düşüreceğini iddia etti. İstanbul’da kullanılmayan yığınla konut varken ofislerin evlere dönüştürülmesiyle kiraların düşeceğini iddia etmek kaba sahtekarlıktır. Zira ev kiralarının yüksek olması konut yokluğundan değil enflasyonun günden güne yükselmesinden kaynaklanıyor.

AKP-MHP rejiminin uyguladığı yağma ve talana dayalı ‘ekonomik modelin’ yarattığı sonuçlardan biri, tüm temel ihtiyaç maddeleri gibi ev kiralarının da hızla yükselmesidir. Sermaye sahiplerini koruyan yasaların kiracıları savunmasız bırakması da kira artışlarını körükleyen bir başka durum.

Çöken ekonomi politikalarının sorumluluğunu almayan saray rejimi son dönemde öğrencilerin, öğretmenlerin, memurların, işçilerin yaşadığı konut krizinin ayyuka çıkması üzerine, sahte çözümlerle sorunları örtmeye çalışıyor. Üniversite tercihlerini kira ve yurt ücretlerine göre yapmak zorunda kalan öğrenciler, maaşının büyük bir kısmını kiraya verdiği için geçinemeyen öğretmenler ve emekçiler eskiye göre tepkilerini daha çok dile getiriyor.

Yüksek katlı lüks binalarda bulunan ofislerin evlere dönüştürülmesinin şehrin kıyılarına itilmiş emekçilerin kira sonuyla ne gibi bir ilgisi olabilir ki. Buna rağmen AKP’li bakanın bunu çözüm diye sunması, rejimin tam bir acizlik içinde olduğunu gözler önüne seriyor.