Yanardağ’ın gözaltına alınmasına tepki gösterildi. Parti ve meslek örgütleri açıklama yayınladı ve “Merdan Yanardağ serbest bırakılsın” dedi.

TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ 26 Haziran günü gözaltına alındı ve gece boyunca gözaltında kaldı. Gözaltı kararı için Yanardağ’ın TELE1’de bir programda yaptığı iddia edilen konuşması gerekçe gösterildi. Yanardağ’ın konuşmasının Öcalan’a uygulanan tecridin kaldırılması gerektiğine dair olduğu bahanesiyle TELE1’e de soruşturma açıldı. Aynı gün Yanardağ TELE1 kanalından gözaltına alındı. Meslek ve hak örgütleri, basın kuruluşları ve partiler Merdan Yanardağ’ın serbest bırakılması için açıklama yaptı.

İHD yaptığı yazılı açıklamada şunları dedi:

"Başlatılan soruşturma, düşüncenin ifade edilmesinin yargı makamları eli ile baskı altına alınmasıdır. Ülkedeki adaletsizliği ifade eden eleştiriler; ifade özgürlüğü kapsamındadır, temel bir insan hakkıdır. İnsan hakları savunucuları olarak; herkesin ifade özgürlüğünü savunuyor ve Merdan Yanardağ'a yönelik soruşturma ve gözaltı işlemlerinden vazgeçilmesi gerektiğini belirtiyoruz"

HDP'nin açıklaması şöyle:

"Tele1 TV Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ’ın, insanlık dışı olan İmralı tecridi ile ilgili değerlendirmesi nedeniyle hakkında başlatılan soruşturma süreci Türkiye’de yargı ve RTÜK’ün iktidarın politikalarına göre hareket ettiğini bir kez daha gösterdi. AKP iktidarı özgürlüklerin kullanılmasını engellemek için medya üzerinde ceza politikasını sürdürmektedir. RTÜK, bu tutumundan vazgeçmeli, muhalif kanallara yönelik baskıları sonlandırmalıdır. Yargının ise Sayın Öcalan’a uygulanan tecride eleştiri yapanlara karşı değil İmralı’da yasaları uygulamayanlara karşı harekete geçmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyoruz."

BirGün’ün açıklaması şu şekilde:

“Saray iktidarı sorgulayan, eleştiren ve bunu açık bir şekilde ifade etme cüreti gösteren gazetecileri cezalandırmak için gerekçe arayıp duruyor. İsimler değişse de niyet hep aynı: “Özgür basın sussun”

Bugün gözaltına alınan Tele 1 Genel Yayın Yönetmeni gazeteci Merdan Yanardağ da sürekli iktidarın merceğindeydi. Yandaş basın ve iktidarın diğer aparatları Yanardağ’a saldırmak için fırsat kolladı. Bu girişim bu sürecin devamıdır. Merdan Yanardağ gazetecidir. Gözaltına alınması işini layıkıyla yapmak isteyen tüm medya çalışanlarına gözdağı niteliğindedir. Bu uygulamayı kabul etmiyoruz. Merdan Yanardağ bir an önce serbest bırakılmalıdır.”

TGC'nin açıklaması şu şekilde:

"Her seçim döneminden sonra iktidar, toplumun tüm kesimlerini kucaklayacağına, özgürlükleri çoğaltacağına dair mesajlar verir. 6 Haziran 2023 tarihinde de Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, ‘İki kelimeye çok dikkat edin. Biz bu iki kelimenin, iki kavramın uygulayıcısı olacağız; bir istikrar, iki güven. İstikrar ve güvenle biz Türkiye Yüzyılı’nı inşa edeceğiz’ demişti. Ancak 26 Haziran 2023 Pazartesi günü üyemiz Tele1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ terör örgütü propagandası yaptığı iddiasıyla gözaltına alınmıştır. İstikrar ve güven dediğimiz kavramlar ancak basın ve düşünceyi ifade özgürlüğünün sağlanması, haberin serbest dolaşım ve gazetecilerin görevlerini yapmasıyla mümkündür. Meslektaşımız Merdan Yanardağ, Abdullah Öcalan ile ilgili yaptığı değerlendirmenin gerekçesini paylaşmıştır. Meslektaşımız ifade özgürlüğü hakkını kullanmıştır. Açıklamaları şiddete çağrı içermemektedir. Merdan Yanardağ’ın ifade vermek için davet edilmesi yerine gözaltına alınması ciddi bir sorundur. Bir an önce meslektaşımızın serbest bırakılmasını istiyoruz.”

ÇGD Bursa Şube Başkanı gazeteci Yüksel Baysal, gözaltına alınan Merdan Yanardağ'a destek veren bir açıklama yayınladı.

Açıklama şu şekilde:

"Uzun süredir RTÜK sopasının gerçek gazetecilik üzerinde baskı ve ceza aracı olarak kullanıldığı Türkiye’de, yargının da iktidarın güdümünde hareket ettiği görüntüsü, demokrasi, insan hakları, fikir özgürlüğü ve gazetecilik açısından kaygı vericidir.

Yerel seçimler öncesi Osman Öcalan’ı yayına çıkaran TRT ve yöneticileri hakkında yapılan suç duyuruları ‘ifade özgürlüğü’ kapsamında değerlendirilerek sonuçsuz kalırken, hakkında açılan bir soruşturma kapsamında rahatlıkla çağırıldığı zaman ifade verebilecek bir gazetecinin, çalıştığı kurumda terörle mücadele polisleri tarafından gözaltına alınması da adalet kavramına olan güvene zarar vermektedir.

Türkiye’de basın özgürlüğüne yönelik baskının son örneği olan Merdan Yanardağ serbest bırakılmalı ve gazeteciler üzerindeki baskı ve ceza politikalarından da vazgeçilmelidir. Çünkü gazetecilik suç değildir!"