Çağdaş Gazeteciler Derneği Medya İzleme Raporu’nun 2022 yılı mart ayı verileri yayımlandı. Raporda gazetecilere yönelik baskıların kesintisiz devam ettiği belirtildi.
Geçen yıl Halk TV’de yaptığı programa katılmak için gittiği kanal binası önünde 20 kişinin saldırısına uğrayan ve parmakları kırılan gazeteci Levent Gültekin’e saldıranların yargılandığı davada tutuksuz sanıklara verilen cezalara indirim yapıldığı aktarılan raporda şu ifadelere yer verildi:
“Mart ayında öne çıkan konuların başında gazetecilerin birbirinden farklı yollarla hedef gösterilmeleri, damgalanmalarıydı. Anayasa Mahkemesinin (AYM), farklı yayın politikalarına sahip yayın organlarının (Evrensel, Özgürlükçü Demokrasi, Yeni Yaşam, Yeni Asya, Aydınlık, Ortadoğu, Birgün, Milli Gazete, Cumhuriyet, Karar, Özgür Gelecek) 2017-2020 tarihleri arasında çeşitli nüshalarının tutuklulara verilmemesine dair aldığı ihlal kararına karşın tutuklu ve hükümlülerin haklarını kullanmalarının engellenmesine devam edildi. Gazeteci Gökçer Tahincioğlu’nun Kiraz Ağacı isimli kitabı, “terör örgütü propagandası” yapıldığı gerekçesiyle Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ne sokulmadı.”
İnternet haber sitesi Diken muhabiri Altan Sancar’ın Diyarbakır’da arabası durdurularak tehdit edilmesinin yer aldığı raporda iktidarın kamu kaynaklarını usulsüz ve tartışmalı şekilde harcamasına ilişkin haberler yapan gazeteci Çiğdem Toker’in üç yıl önce yazdığı bir habere ilişkin açılan davanın sonuçlanmasının ardından davacı tarafça hem hakarete hem de tehdide maruz kaldığı belirtildi.
Raporda son olarak şu ifadelere yer verildi:
“Deneyimli bir gazetecinin yargı eliyle cezalandırılması olsa olsa kamuoyunun vicdanını yaralar. Üstüne bunun gazeteciye hakaret etme fırsatına çevrilmesi en hafif ifadeyle çaresizlik, fırsatçılıktır. Gazetecilik kamuoyu önünde yapılan ve kamusal nitelikli bir meslektir. Bu açıdan da tabii ki eleştiriye açıktır, tartışılmaktan azade değildir. Ancak bu kimsenin gazeteciliğe, gazetecilere hakaret etmesine meşruluk kazandırmaz. Gazeteciler kimsenin istediği gibi hakaret edeceği, hedef göstereceği kişiler değildir; hatta sırtı peklerin gazetecilere yönelik ağızlarından çıkan kelimelerin hepsini tartarak söylemesi çok daha önemlidir.”