Sağlık meslek örgütleri Dünya Kuduz Günü olarak anılan 28 Eylül’de ortak açıklama yaptı ve “Kuduz, doğru yaklaşımlarla tamamen önlenebilir bir hastalıktır” dedi.
Kuduz aşısının mucidi Louise Pasteur’ün ölüm yıldönümü olan 28 Eylül aynı zamanda Dünya Kuduz Günü olarak anılıyor.
Türk Tabipleri Birliği, Türk Veteriner Hekimleri Birliği, Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği, Veteriner Hekimler Derneği’nin yaptığı açıklama da kuduz hastalığının halk sağlığını tehdit ettiği belirtildi. Artan kuduz vaka sayısına işaret edilen hastalıkta çevre etkileri değerlendirildi. Kuduz aşısının bulunmasından 138 yıl sonra ölümlerin yaşanmasının kabul edilemez olduğu ifade edilen açıklamada “veteriner halk sağlığı otoritesi” yokluğuna işaret edildi. Açıklamada şunlar belirtildi:
“İnsanların hayvanlarla kurduğu ilişki sonucu çıkan sorunlara, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın teşkilat yapısı içerisinde, şube müdürlüğüne indirgenerek çözüm sağlanmaya çalışılmaktadır. Ayrıca belediye veteriner işleri müdürlükleri de, 2004 yılında 1580 sayılı kanun yürürlükten kaldırılınca veteriner hekim çalıştırılması ilçe belediyelerde isteğe bağlı bırakılmıştır.
Hayvanlardan insanlara geçen kuduz ve diğer tüm hastalıklarda ilk ve en önemli savunma hatlarından biri veteriner hekimliktir. Bu sistem içerisinde veteriner hizmetleri ile ilgili düzenleme gerektiren önemli eksiklikler söz konusudur.
Tüm insanlığı, toplumu, hayvanları, hayvan sürülerini yaşatmak kolay değildir. Bunun sağlanması için, tıp hekimleri, veteriner hekimler başta olmak üzere; tüm sağlık çalışanları ve doğanın talanı ve tahribatına karşı çıkan herkesin bir vücut halinde işbirliği içerisinde çalışmaları gerekir.”
Çözüm için şu öneriler sıralandı:
“Sorunun çözümü için bize ışık tutacak olan kuduz riskli temas ve kuduz vakaları hakkındaki verilerinin Sağlık Bakanlığı tarafından ayrıntılı haliyle kamuoyuyla paylaşılması ve kuduzla mücadele eden kurumların koordinasyon ve desteklenmesinin yanında; hayvanların aşılarının yapılması, üremelerinin kontrol edilmesi, sahiplenilmiş hayvanlara uygulanan çip uygulamasındaki eksiklerin giderilmesi, hayvanlara işkence uygulayanlara ve sahiplenilen hayvanları sokağa terk edenlere dönük cezai müeyyidelerin uygulanması, vahşi hayvan kuduzunun kontrol altına alınması hızla hayata geçirilebilecek önlemlerdir. Kamu otoritesinin bu iradeyi göstermesi halinde önlemlerin alınmasına destek verebilecek önemli miktarda gönüllü hayvanseverin varlığı da göz ardı edilmemelidir.”