Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı sendikalar pek çok şehirde artan enflasyon ve zamlara yönelik “Geçinemiyoruz” eylemleri gerçekleştirdi. Bordrolarını ve faturaları yakarak zamları protesto eden KESK bileşenleri “Artık yeter, insanca yaşamaya yetecek maaş için ek zam istiyoruz” pankartı taşıdı.
Pek çok şehirde yapılan eylem ve basın toplantılarında okunan ortak açıklamada ekonomik krize ve zamlara vurgu yapıldı. Enflasyona dikkat çekilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Bir avuç mutlu azınlık dışında kalan 84 milyon olarak ülkeyi yönetenlerin aldığı yanlış kararların faturasını daha fazla işsizlikle, daha fazla yoksullukla ödüyoruz. İktidarın talimatları ile belirlenip, TÜİK vasıtası ile açıklanan resmi enflasyon bile yüzde 73,5 ile son 24 yılın rekorunu kırmış bulunuyor. Çarşıda, pazarda, mutfakta yaşadığımız gerçek enflasyon ise çoktan yüzde 150’yi aştı. Bizim için en önemli kalem olan gıda enflasyonu ise yüzde 200’ü buldu. Buna karşın kamu emekçileri olarak maaşlarımızda yaşanan artış 'toplu sözleşme' artışları ve enflasyon farkları ile sadece yüzde 44’te kaldı. Hız kesmeden devam eden zam sağanağında bir gün aldığımızı ertesi gün aynı fiyattan alamaz hale geldik. Bir yıl önce 7 lira 72 kuruş olan benzinin litresi bugün 28 lira 42 kuruşa çıktı. Bir yılda yüzde 268 artış. Bir yıl önce 7 lira 23 kuruş olan motorinin litresi bugün 28 lira 9 kuruş. Bir yılda yüzde 288 artış yaşandı.”
“Nereye baksak, neye baksak ateş pahası”
Doğalgaza gelen zamlara değinilen açıklama şu şekilde devam etti:
“Metre küpü bir yıl önce 1 lira 30 kuruş olan doğalgaz, Aradan geçen bir yılda yüzde 140 artışla bugün 3 lira 26 kuruşa çıktı. Ortalama kamu emekçisi maaşı ile alınan doğalgaz sadece son bir yılda bin 533 metre küp azaldı. En düşük tüketimi esas aldığımızda bile elektrik faturalarındaki bir yıllık artış yüzde 125 ’i aştı. Nereye baksak, neye baksak ateş pahası fiyatlarla karşılaşıyoruz. Hangi birini anlatalım? Kriz teğet geçti, kriz miriz yok söylemlerinin yerini enflasyon yok, hayat pahalılığı var söylemleri aldı. Emekli maaşlarının asgari ücretin, asgari ücretin de açlık sınırının altında kaldığı, yoksulluk sınırının üzerinde maaş ve ücretlerin ayrıcalıklı hale geldiği Maliye Bakanı Nebati’nin dediği gibi dar gelirliler hariç, herkesin kar ettiği bir dönemden geçiyoruz.”
Kamu emekçileri adına son olarak şu talepler sıralandı:
“*En düşük maaşın yoksulluk sınırı üzerine çıkarılmasından geçmektedir. (2022 Mayıs itibari ile 19.785 TL)
*Tüm tüketim maddelerine yapılan zamlar geri alınmalı, bu maddelerde KDV sıfırlanmalıdır. Akaryakıt ürünlerinden telefona kadar lüks olmaktan çıkan her üründe ÖTV kaldırılmalıdır.
*Halkın, emekçilerin cebinden alıp zenginlere, beşli çeteye, yandaşlara aktarmanın araçları olan Kur Korumalı Mevduat Sistemi, Kamu Özel İş birliği Projeleri, Döviz Garantili İhaleler sonlandırılmalıdır.”
Basın açıklamasının okunmasının ardından kamu emekçileri fatura ve bordrolarını yakarak zamları protesto etti.