Türkiye’deki davaları nedeniyle Federe Kurdistan Bölgesi’ne göç eden ve 17 Nisan’da katledilen Hüseyin Türeli’nin cenazesine dair KCK açıklama yaptı.
Fırat Haber Ajansı’nda (ANF) yer alan habere göre KCK Dış İlişkiler Komitesi açıklamasında, Federe Kurdistan Bölgesindeki cinayetlere dikkat çekilerek, seçim sürecinde AKP-MHP rejiminin provokasyonlarına karşı dikkatli olunması gerektiği belirtildi. Süleymaniye Uluslararası Havaalanı’na yönelik saldırının hatırlatıldığı açıklamada şunlar denildi:
“Esas konu YNK, QSD ve Uluslararası Koalisyon güçlerinin DAİŞ’e karşı ortak mücadelesinden duyulan rahatsızlıktır. Erdoğan-Bahçeli kliği öncülüğünde süren faşist zihniyetin söz konusu argümanları öne sürmesine zemin sunan KDP siyaseti ve yönetimidir.”
Süleymaniye’deki saldırılara da dikkat çekilen açıklamada, şu ifadeler kullanıldı: “Süleymaniye’deki saldırıların hepsinde tetikçiler Hewler’den gelmiş ve geri Hewler’e gitmişlerdir. Bütün bu saldırılarda MİT-PARASTIN iş birliği ve ortaklığı her seferde belgelerle kanıtlanmıştır. Hewler ve Duhok kentleri adeta MİT’in karargahları konumuna gelmişlerdir. Bu suç ortaklığının en son örneği 17 Nisan günü Duhok kent merkezinde Hüseyin Türeli isimli Kuzey Kürdistanlı yurtseverin katledilmesidir. Hüseyin Türeli faşist TC tarafından tutuklanmak istendiği için on yıla yakındır kaçıp Güney Kürdistan’a gelip yerleşmiş ve esnaflık yapmış bir Kürt yurtseveridir. Süleymaniye saldırılarını hareketimizle gerekçelendiren KDP bu cinayeti ne ile izah içinde olacak, iktidar olduğu kentlerin Kürt katillerin sığınağı haline verecek yanıtı kamuoyu merak etmektedir.”
Açıklamanın devamında şunlar ifade edildi:
“Her açıdan çıkmaza giren, yenilme ve kaybetme korkusu ile tir tir titreyen faşist, sömürgeci devletin mafya-terör hükümeti bölgenin istikrarını bozmak ve hareketimiz ile bölge dinamiklerini karşı karşıya getirmek için Irak, Suriye, Rojava ve Güney Kürdistan da patlamalar, saldırı ve suikastlar yapıp hareketimizin üzerine yıkmak istediğini biliyoruz. Bu çerçeve de özellikle Irak ve Güney Kürdistan yetkililerini ve halkını TC’nin mafya-terör hükümetinin oyunlarına karşı duyarlı olmaları gerekmektedir. Başta Irak hükümeti ve Güney politik kesim ve yetkilileri olmak üzere bölgenin diğer güçleri ile uluslararası güçleri de bu konuda sorumluluk almaya ve ön alıcı tedbirlere gitmeye davet ediyoruz.”