İstanbul Sancaktepe'de 3 Aralık 2015'te kaldığı evde polis tarafından katledilen Dilan Kortak’ın babası İbrahim Kortak, cenaze töreninde “örgüt propagandası” yaptığı gerekçesiyle bir kez daha İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkacak.
Mezopotamya Ajansı'nda yer alan habere göre 1990'lı yıllarda Mardin'in Ömerli ilçesine bağlı Berti (Kocakuyu) köyünden İzmir'e göç ettiğini hatırlatan baba Kortak, "Çocuklarımı alıp geldim. Ben işçiyim, İzmir'de tutunmak zor oldu ama çocuklarımı büyüttüm. Dilan okumak istiyordu. Liseye kadar çok başarılı bir öğrenciydi. Bütün öğretmenleri, arkadaşları onu çok severdi. Çok güleç yüzlü, heyecanlı, hayat doluydu. Okulun müdürü bir gün, çantasında o tarihte PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için başlatılan imza kampanyasına dair broşür bulmuş çantasında. Hemen soruşturma açıp, kızımı okuldan uzaklaştırdılar. Kızım bir daha okumak istemedi, çok üzüldü. Ama mücadelesinden vazgeçmedi" dedi.
Kızının cenaze törenine yüzlerce insanın katıldığını, polislerin o gün Bornova Mezarlığı'nın etrafını sardığını, törene gelip taziye bildirmek isteyenlere zorluk çıkardığını anlatan baba Kortak, "Ben çocuğumu kaybettim, gencecik kızımı aldılar. Çocuğumun cenaze törenine bile saygı duymadılar" diye belirtti.
Kızının cenaze törenine katılan birçok insana dava açıldığını ve kendisinin de yargılandığını belirten Kortak, şunları söyledi: "Hangi baba kızının cenazesine sahip çıkmaz? Ben baba olarak tabii ki kızıma sahip çıktım. Kızımı öldürenler mahkeme salonuna bile getirilmezken, beni yargılıyorlar. Biz Kürtlere yapılan bu zulüm bitsin istiyoruz. Çocuklarımızın ölmemesini, ailelerin gözyaşlarının dinmesini istiyoruz. Cenazelerimize saygı duyulsun istiyoruz. Bütün bunlar utanç vericidir, herkes özgür ve eşit bir şekilde yaşasın, bu kan dursun istiyoruz."
AYM ihlal kararı verdi
Dilan Kortak, 3 Aralık 2015 tarihinde, İstanbul'un Sancaktepe ilçesinde polisler tarafından kaldığı eve yapılan baskında öldürüldü. İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi polisleri hakkında "Kasten öldürme" suçundan yapılan suç duyurusu takipsizlikle sonuçlandı.
Kortak’ın aile avukatı Ömer Çakırgöz ve Bülent Aşan, İstanbul Anadolu 2. Sulh Ceza Hakimliği’ne, itiraz başvurusunda bulundu. Mahkeme, itirazı “tüm soruşturma dosyası kapsamına göre itiraza konu kararın usul ve yasaya uygun bulunduğu” gerekçesiyle reddetti.
Bunun üzerine avukatlar, dosyayı Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) taşıdı. AYM, Dilan Kortak hakkında 25 Şubat 2020'de hak ihlali kararında, savcılığı ekspertiz raporu temin etmemesi, olay yerinde keşif yapılmaması, güvenlik güçlerinin silah kullanımının yasal sınırlarına ilişkin yasal mevzuatın ayrıntılı şekilde incelenmemesi, yaşam hakkının ihlali olarak değerlendirerek, sanıklar hakkında yeniden yargılama kararı verdi.
