Balıkesir'deki Kepsut Hapishanesi'nde adli hükümlü Ulaş Yurdakul'un idare gözetiminde işkenceyle öldürülmesine ilişkin, ailesi ve avukatı tarafından İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde basın toplantısı düzenlendi.
Basın toplantısında ilk sözü alan Av. Hakan Günaslan cinayete ilişkin bilgi verdi. Yurdakul'un 14 Nisan 2016'da başgardiyanın tercihiyle N.Ş. isimli adli tutuklunun sorumlusu olduğu C-3 koğuşuna konulduğunu ifade eden Günaslan, 1 Ocak 2017'deki ölümüne kadar idarenin bilgisi dahilinde sistematik işkenceye uğradığını, koğuş değiştirme talebinin de reddedildiğini aktardı. Sayım sırasında gardiyanların Ulaş Yurdakul'un yüzündeki morluklarla “Makyajın çok güzel olmuş” diyerek dalga geçtiğini, Yurdakul'un merdiven altındaki yer yatağında yatmaya zorlandığını belirten Günaslan, cinayet sonrası olay yeri inceleme ekibinin N. Ş. tarafından yönlendirildiğini, cinayetin gerçekleştiği odanın fotoğrafının bile çekilmediğini, idare hakkında da takipsizlik kararı verildiğini aktardı.
Aynı hapishanede daha önce 2 öldürme ve yaşça küçük bir mahkuma tecavüz olayı gerçekleştiğini hatırlatan Günaslan'ın ardından annesi Fatma Yurdakul ve kardeşi Deniz Yurdakul konuştu. Ulaş'ın aylarca telefon etmediğini, son zamanlarda telefonla konuşurken korku içinde olduğunu aktaran aile, idareye sorduklarında “Neden aramıyor bilmiyoruz. Durumu iyi” cevabını aldıklarını söyledi. Telefonla gelen ölüm haberinde “Banyoya götürülürken düşüp ölmüş” dendiğini aktaran Deniz Yurdakul, buna karşın cenazesinde çok yoğun morluklar olduğunu, göğüs kemiklerinin kırıldığını, ağzının kenarında yırtık olduğunu aktardı.
Toplantı, ailenin sorumluların cezalandırılması talebiyle sona erdi.
Kızıl Bayrak / İstanbul